697 sayılı KHK ile Kamu Görevine İade Edilenlerin Maddi ve Maddi Tazminat Hakkı

12.01.2018 tarihli ve 30299 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 8.1.2018 tarihli ve 697 sayılı Olağanüstü Hâl Kapsamında Bazı Tedbirler Alınması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin 2’nci maddesi ile (2) numaralı ekli listedeki kişilerinin kamu göreve iadesine karar verilmiştir. 697 sayılı KHK’nin 2’nci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “Bu kişiler, kamu görevinden çıkarılmalarından dolayı herhangi bir tazminat talebinde bulunamaz.” hükmü nedeniyle iade olunan personelin maddi ve manevi zararları karşılanmamaktaydı. 697 sayılı KHK’nin Türkiye Büyük Millet Meclisinde kanunlaşarak 13.2.2018 tarihli ve 7098 sayılı Olağanüstü Hâl Kapsamında Bazı Tedbirler Alınması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabul Edilmesine Dair Kanun olarak kabul edilmiştir.

Danıştay 5. Dairesi 697 sayılı KHK’nin kanunlaşan hâlin olan 7098 sayılı Kanun’un söz konusu hükmünü Anayasa’nın 2, 36, 40 ve 125’inci maddelerine aykırı olduğu gerekçesiyle Anayasa Mahkemesine götürmüştür. Anayasa Mahkemesinin 07.10.2024 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan 2024/89 Esas sayılı kararında         “Bu kişiler, kamu görevinden çıkarılmalarından dolayı herhangi bir tazminat talebinde bulunamaz.” hükmünü Anayasa’nın 40’incı maddesine aykırı bularak iptal etmiştir. İptal kararında Anayasa Mahkemesi, 30.6.2022 tarihli ve E.2018/137, K.2022/86 sayılı kararına atıfta bulunmuştur. Atıf yapılan karar ile de 01.02.2018 tarihli ve 7075 sayılı Olağanüstü Hâl İşlemleri İnceleme Komisyonu Kurulması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabul Edilmesine Dair Kanun’un 10’uncu maddesinde yer alan aynı hükmü (Bu kişiler, kamu görevinden çıkarılmalarından dolayı herhangi bir tazminat talebinde bulunamaz.) iptal etmişti.

Anayasa Mahkemesi 697 sayılı KHK’nin kanunlaşan hâlin olan 7098 sayılı Kanun’un 2’nci maddesinin ikinci fıkrasındaki      “Bu kişiler, kamu görevinden çıkarılmalarından dolayı herhangi bir tazminat talebinde bulunamaz.” hükmün iptali gerekçesinde şunlara yer vermiştir:

6. Anayasa Mahkemesi 30/6/2022 tarihli ve E.2018/137, K.2022/86 sayılı kararında OHAL KHK’sıyla doğrudan kamu görevinden çıkarılıp Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu (Komisyon) tarafından görevine iade edilenlerin, kamu görevinden çıkarılmalarından dolayı herhangi bir tazminat talebinde bulunamayacaklarını öngören kuralı iptal etmiştir.

7. Anılan kararda söz konusu kuralın, temel hak ve özgürlüklerinin ihlal edildiğini iddia eden kişilerin yetkili makamlara başvurmasını güvence altına alan Anayasa’nın 40. maddesinde düzenlenen etkili başvuru hakkı çerçevesinde incelenmesi gerektiği belirtildikten sonra kamu makamlarının hukuka aykırı fiilleri nedeniyle maddi ve manevi yönden zarara uğradığını iddia eden bireylere zararlarının giderilmesi için idari ve yargısal mercilere başvurma imkânının tanınmasının Anayasa’nın 40. maddesinin bir gereği olduğu ifade edilmiştir. Kararın devamında, olağanüstü hâl tedbirleri kapsamında terör örgütlerine veya devletin millî güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti, aidiyeti, iltisakı veya bunlarla irtibatı bulunduğu değerlendirilen kişilerin liste usulüyle kamu görevinden çıkarıldıkları, Komisyonca tedbire ilişkin şartların oluşmadığı gerekçesiyle başvurunun kabulüne karar verilerek kişilerin göreve iade edilmesinin, tedbirin sebep unsurunun gerçekleşmediğinin, başka bir deyişle bu kişilerin herhangi bir örgüt ya da yapıya aidiyeti, iltisakı veya bunlarla irtibatlarının belirlenemediğinin ve hukuka aykırı olarak kamu görevinden çıkarıldıklarının idare tarafından tespit edildiği anlamına geldiği belirtilmiştir (AYM, E.2018/137, K.2022/86, 30/6/2022, §§ 453, 456, 457).

8. Belirtilen değerlendirmeler sonrasında Anayasa Mahkemesi, Komisyon kararıyla kamu görevine iade edilen kişilerin tedbir süreci nedeniyle maddi ve manevi yönden zarara uğrayabileceklerini ve OHAL kapsamında hukuka aykırı bir şekilde haklarında tedbir uygulanan kişilerin uğrayabilecekleri maddi ya da manevi zararların giderilmesi için gerekli idari ve yargısal yollara başvurma imkânının tanıması gerektiğini vurgulamıştır (AYM, E.2018/137, K.2022/86, 30/6/2022, § 458).”

Anayasa Mahkemesinin göreve iade edilen personelin maddi ve manevi zararlarının karşılanmayacağını öngören hükmü iptali nedeniyle yeni bir hukuki durum oluşmuş olup dava açma süresi içerisinde idareye başvuru yapılıp idarenin de başvuruyu reddi üzerine dava açılması gerekmektedir.

Ayrıntılı bilgi için Avukat Harun Karadağ ile iletişime geçebilirsiniz.