Araçta bulunan uyuşturucu maddenin hangi suçu oluşturacağı veya dava açılıp açılmayacağı somut olayın şartlarına göre belirlenmektedir. Dosyada yer alan delillere göre, fail hakkında dava açılıp açılmamasına veya failin arabada uyuşturucu yakalatma cezası alıp almayacağına karar verilir.
Ceza yargılamasında delil; eylemin fail tarafından işlenip işlenmediği hususunda, mahkemelerin sonuca ulaşmasını sağlayan, somut olayı, ispat edebilecek hukuk düzenince kabul edilen her türlü vasıta olarak tanımlanabilir. Ceza yargılamasında, delil serbestisi ilkesinin geçerli olması nedeniyle, hukuka aykırı olmamak kaydıyla, her şey delil olarak kabul edilmektedir.
Hâkim suçun özelliğine göre bazı delillere daha fazla önem verirken, diğer bazı delilleri daha az önemli kabul edebilir.
Bunun yanında Yargıtay kararlarına göre, araçta bulunan uyuşturucu maddenin miktarı, uyuşturucunun arabanın neresinde olduğu, uyuşturucunun arabaya ne şekilde konulduğu, uyuşturucunun kullanma mı yoksa ticaret amacıyla mı bulundurulduğuna dair önemli bir kriter oluşturacaktır. Dolayısıyla arabada uyuşturucu yakalatma cezası da bu kriterlere göre belirlenecektir.
Araçta Bulunan Uyuşturucu Maddenin Cezası
TCK’nın 188. maddesinde, uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticaret suçu, 191. maddesinde ise, kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmak suçu düzenlenmiştir. Arabada uyuşturucu yakalatma cezası bu maddelere göre belirlenmektedir.
Uyuşturucu veya uyarıcı maddelerin ruhsatsız veya ruhsata aykırı olarak imali, ithali, ihracı, ülke içinde satılması, satışa arz edilmesi, başkalarına verilmesi, sevk edilmesi, nakledilmesi, depolanması satın alınması veya kabul edilmesi uyuşturucu madde ticareti suçunu oluşturmaktadır. Bu suçun cezası eylemin niteliğine göre on yıldan otuz yıla kadar hapis cezası yanında, ikibin günden yirmibin güne kadar adlî para cezasıdır.
Araçta bulunan uyuşturucu maddelerin eroin, kokain, morfin, sentetik kannabinoid ve türevleri veya bazmorfin olması hâlinde verilecek ceza yarı oranında artırılır.
Uyuşturucu maddenin, kişisel kullanım amacıyla satın alınması, kabul edilmesi, kullanma amacıyla bulundurulması veya herhangi bir şekilde uyuşturucu maddenin kullanılması halinde ise, uyuşturucu madde kullanma veya bulundurma suçu gerçekleşmiş olur. Bu suçun cezası iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasıdır.
Araçta Bulunan Uyuşturucu Madde Yönünden Uyuşturucu Avukatı Neden Önemlidir
Uyuşturucu bulundurmanın kullanma ya da ticaret amaçlı olup olmamasının cezayı ne denli değiştirdiği herkes tarafından bilinmektedir. Araçta kullanma amacıyla uyuşturucu madde bulunduran bir kimsenin uyuşturucu ticareti suçundan soruşturulması ve bu suçtan ceza alması kendisi açısından telafisi imkansız zararlara yol açabilecektir.
Dolayısıyla hak kaybına uğramamak ve çok daha az bir ceza ile kurtulmak ve hatta denetimli serbestlik hükümlerinden faydalanmak mümkünken uyuşturucu ticareti suçundan ceza almak ihtimal dâhilindedir.
Bu itibarla, uyuşturucu suçlarında (arabada uyuşturucu yakalatma cezası), emniyet ve jandarma gibi kolluk makamlarından, Cumhuriyet savcılığı tarafından yürütülen soruşturma aşamasına ve yine üst yargı makamları da dâhil olmak üzere tüm yargılama sürecine kadar olan aşamalarda, şüpheli ya da sanık yönünden, tecrübeli ağır ceza avukatının hukuki desteği önem taşımaktadır.
Araçta Bulunan Uyuşturucu Madde Yargıtay Kararları
Daha önceki yazılarımızda, Metamfetamin Kullanım Sınırı, Uyuşturucu Satıcısı Kaç Yıl Ceza Alır, Uyuşturucu Suçunda Parmak İzi Yeterli Delil Sayılır Mı?, Uyuşturucu Ticareti Somut Delil Nedir, Metamfetamin Cezası konularında sitemizden ayrıntılı bilgi verilmiştir.
Bu yazımızda ise emsal Yargıtay içtihatları bağlamında ve çeşitli ihtimallerde araçta bulunan uyuşturucu madde ve arabada uyuşturucu yakalatma cezası konularında ne gibi yargısal sonuçlar ile karşılaşılabileceği ortaya konulmaya çalışılacaktır.
Araçta Bulunan Uyuşturucu Maddenin Kaçırılmak İstenmesi
Failin arabada bulunan uyuşturucu maddeyi alarak emniyet görevlilerinden kaçmak istemesi bu maddeyi ticaret amacıyla bulundurduğu şeklinde yorumlanmaktadır.
Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 2018/7175 sayılı kararı, İletişim tespit tutanakları, fiziki takip tutanağı, olay yakalama ve muhafaza altına alma tutanağı ve tüm dosya içeriğine göre; sanık … ve hakkındaki mahkûmiyet kararı kesinleşen sanık …’in Osmaniye ilinde sanık …’dan temin ettikleri uyuşturucu maddeyi … plakalı araçla Kahramanmaraş’a getirdikleri sırada, diğer sanıkların içinde bulunduğu araçla buluşarak öncü artçı şeklinde hareket halinde iken uygulama noktasını görmeleri üzerine durdukları, sanık …’in kolluk görevlilerinin yaklaştığını görmesi üzerine uyuşturucu madde bulunan poşeti alarak araçtan inip kaçarken yakalandığı olayda, sanıkların iştirak halinde uyuşturucu madde ticareti yapma suçunu işledikleri sabit olduğu halde mahkûmiyetleri yerine dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçelerle beraatlerine karar verilmesi yasaya aykırıdır.
Kullanmak İçin Araçta Bulundurulan Uyuşturucu Maddenin Yakalanması
Sanığın araçta bulunan uyuşturucu maddeyi ticari amaçla bulundurduğuna dair somut delil olmaması halinde hakkında uyuşturucu ticareti suçundan beraat kararı verilmesi gerekir.
Yargıtay 20. Ceza Dairesinin 2016/354 sayılı kararı, Yol kontrolünde önleme araması kararına dayanılarak sanığın içinde bulunduğu araçta yapılan aramada sanığa ait net 560 gram toz esrar elde edilebilecek miktarda kenevir bitkisi ele geçirildiği, sanığın uyuşturucu maddeyi kullanmak amacıyla bulundurduğunu tüm aşamalarda ifade ettiği, idrar ve kan analizinde esrar etken maddesinin bulunduğu, sanığın savunmasının aksine, uyuşturucu maddeyi ticari amaçla bulundurduğuna ilişkin, kuşku sınırlarını aşan her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı, sanık hakkında aynı fiil nedeni ile kullanmak için uyuşturucu madde kullanma suçundan ayırma kararı verildiğinin anlaşılması karşısında, ayrılan evrak ile ilgili dava açılıp açılmadığı araştırılıp evrakların getirtilerek dava açılmış ise birleştirilmek sureti ile sanığın hukuki durumunun tayini ve takdirinin düşünülmemesi yasaya aykırıdır.
Araçta Bulunan Uyuşturucu Maddenin Üzerinde Parmak İzi İncelemesi Yapılması
Uyuşturucu maddenin taşındığı poşet üzerinde gerekli durumlarda parmak izi incelemesi yapılmalıdır. Eğer poşet üzerinde sanığın parmak izi yok ve sanık da poşetin başkası tarafından kendisine verildiğini iddia etmekteyse o şahsın da parmak izleri alınıp poşetteki parmak izi ile karşılaştırması yapılmalıdır.
Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 2015/32857 sayılı kararı, Sanığın içerisinde bulunduğu araçta yapılan aramada net 4416 gram esrar ele geçirildiği, sanığın aşamalarda değişmeyen savunmalarında, içerisinde esrar ele geçen aracı uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan beraat eden sanık S.. A..’nın kendisine getirdiğini, araçtaki uyuşturucu maddeden haberdar olmadığını belirttiği anlaşıldığından; S.. A..’nın parmak izi alınıp, uyuşturucu maddenin ele geçtiği poşet üzerinden elde edilen parmak izlerinin adı geçene ait olup olmadığı konusunda uzman kurum veya kuruluştan rapor alınması, sonucuna göre tüm deliller birlikte değerlendirilerek sanık hakkında etkin pişmanlıkla ilgili TCK’nın 192. maddesinin 3. fıkrasının uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerekirken, eksik araştırma ile hüküm kurulması yasaya aykırıdır.
Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 2016/493 sayılı kararı, Gaziantep İl Emniyet Müdürlüğü’nün 04.08.2011 tarihli yazısında, … plakalı araçtan bir adet mukayeseye elverişli parmak izi, iki adet AFIS’de karşılaştırma yapılacak kadar karakteristik özelliği olmayan ancak olayın şüphelilerinin parmak izlerinin alınması durumunda bire bir karşılaştırma yapılabilecek nitelikte iki adet parmak izi bulunduğunun belirtildiği dikkate alınarak; sanıktan alınacak parmak izleri ile karşılaştırılarak, bu parmak izlerinin sanığa ait olup olmadığı konusunda uzman bir kurum veya kuruluştan rapor alınması yasaya aykırıdır.
Araçta Bulunan Uyuşturucu Maddenin Başkası Tarafından Yerleştirilmesi
Araçta yakalanan uyuşturucunun başkası tarafından araca konulduğu savunulmakta ise uyuşturucu maddelerin sarılı olduğu materyaller üzerinde, sanığın parmak, avuç izleri ile kan, tükrük, kıl vb. alınarak, karşılaştırmalı vücut izi incelemesi ve karşılaştırmalı moleküler genetik inceleme yaptırılmalıdır.
Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 2021/7462 sayılı kararı, aşamalardaki beyanları hükme esas alınan tanık …’nın, temyiz aşamasında başka suçtan hükümlü bulunduğu B…. M Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu aracılığı ile gönderdiği 09/06/2021 tarihli dilekçesinde, “Sanığa husumet besleyen tanık …’ın, olay günü akşam saatlerinde, ele geçen uyuşturucu maddeleri, sanığın çalıştığı ve barındığı iş yerinin önünde bulunan aracın içerisine koyduğunu ve aynı gün polis merkezine giderek sanığı ihbar ettiğini, …’in uyuşturucu madde sattığını, kendisine de ‘uyuşturucu madde kullanması nedeniyle ihbar edeceği’ şeklinde tehdit ve baskı uyguladığı için aşamalarda, ele geçen maddelerin sanığa ait olduğu yönünde beyanda bulunmak zorunda kaldığını,” bildirerek, aşamalardaki ifadesinin aksine beyanda bulunduğu; ayrıca aşamalarda inkara yönelik savunmada bulunan sanığın çalıştığı ve barındığı iş yerinin önünde kapıları açık ve park halinde bulunan araçta ele geçen uyuşturucu maddelerin sarılı olduğu poşetler ve peçete kağıtlarının, 27/10/2017 tarihli olay yeri inceleme raporuna göre, usulüne uygun olarak paketlendiği belirtilmiş olup, söz konusu materyal üzerinde karşılaştırmalı vücut izi ve karşılaştırmalı moleküler genetik inceleme yapılmadan, Adli Emanetin ….. sırasında kaydedildiği anlaşılmakla;
B….. Cumhuriyet Başsavcılığı Adli Emanetinin ….. sırasında kayıtlı olan uyuşturucu maddelerin sarılı olduğu materyaller üzerinde, sanık … ve tanık …’den usulüne uygun şekilde vücut izi (parmak, avuç izleri) ile genotip tespitine uygun örnekler(kan, tükrük, kıl vb.) alınarak, uzman kurum veya kuruluşa karşılaştırmalı vücut izi incelemesi ve karşılaştırmalı moleküler genetik inceleme yaptırılması, sonucuna göre tüm deliller birlikte değerlendirilerek, sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik araştırma ile hüküm kurulması yasaya aykırıdır.
Otobüsün Şoför Koltuğunda Uyuşturucu Bulunması
Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 2016/4117 sayılı kararı, Olay tutanağı içeriğine göre, önleme araması kararına istinaden durdurulan 34 …. plakalı araçta şoför koltuğunun üzerindeki şapkalığın bulunduğu kısımda cam ile tavan döşemesi arasında suç konusu uyuşturucu maddenin ele geçirildiği, sanığın savunmasında uyuşturucu maddenin kendisine ait olmadığını, uyuşturucu madde kullanmadığını belirttiği dikkate alınarak,
1-Vicdani kanı oluşturacak sayıdaki tutanak düzenleyicilerinin tanık olarak dinlenmesi, uyuşturucu maddenin nasıl ele geçirildiğinin açıklattırılması,
2- Suç tarihinde aracın sanığın üzerine kayıtlı olup olmadığının tespit edilmesi,
Sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ile hüküm kurulması yasaya aykırıdır.
Araçla Esrar Naklinin Yapılması
Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 2010/11522 sayılı kararı, Yakalama ve el koyma tutanağı içeriği, ele geçirilen suça konu uyuşturucu madde esrarın 194 adet paket halinde net 194.105 gr. olması, diğer sanık Nurettin’in ehliyetinin bulunmamasına rağmen esrarı satın aldığı araçla İstanbul’a sanığa güvenerek nakli esnasında yakalanmış olması, 17.02.2009 tarihli bilirkişi raporunda sanıkların her ikisinin de aynı GSM numaralı telefonlarla sürekli irtibat halinde bulunduklarının HTS raporu ile tespit edilmiş bulunması ve tüm dosya kapsamına göre; sanığın sürücülüğünü yaptığı, diğer sanık Nurettin’e ait 06 … plakalı araçla suç konusu uyuşturucu maddenin naklini sağladığının anlaşılması karşısında; atılı suçtan mahkumiyeti yerine yazılı şekilde beraat kararı verilmesi yasaya aykırıdır.
Araçta Bulunan Uyuşturucu Maddenin İhbar Edilmesi
Sanık araçta bulunan uyuşturucu ile ilgili olarak ihbarda bulunur ve kendi suçunun ortaya çıkmasına yardımcı olursa hakkında etkin pişmanlık hükümleri uygulanır.
Yargıtay 20. Ceza Dairesinin 2016/5530 sayılı kararı, “Uyuşturucu madde ticareti yapma” suçuna iştirak etmiş olan sanığın, emniyet güçlerine …. plakalı araçla uyuşturucu madde nakledildiğini ihbar ederek, resmi makamlar tarafından haber alınmadan önce, diğer suç ortaklarını ve uyuşturucu maddenin yerini haber vererek suç ortaklarının yakalanmasını ve uyuşturucu maddenin ele geçirilmesini sağladığı anlaşıldığından, sanık hakkında TCK’nın 192/1. maddesi gereğince ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi yasaya aykırıdır.
Araçta Bulunan Uyuşturucu Maddenin Arama Kararı Olmadan Bulunması
Usulüne uygun verilmiş arama kararının bulunmaması ya da arama işleminin hukuka aykırı gerçekleştirilmesi halinde araçta uyuşturucu madde bulunsa dahi delil olarak kullanılamaz.
Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 2023/351 sayılı kararı, Dosya kapsamından anlaşıldığı üzere; sanığın da içinde bulunduğu araçta, şoför koltuğunun altında esrar ele geçirildiği olayda, dosya içerisinde hiçbir arama kararının bulunmadığı dikkate alınarak; 2559 sayılı Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu’nun 9 uncu maddesine göre olay yeri ve tarihini kapsayacak nitelikte “önleme araması kararı” veya 5271 sayılı Kanun’un 116 ncı, 117 nci, ve 119 uncu maddelerine uygun şekilde alınmış “adli arama kararı” ya da “yazılı arama emri” bulunup bulunmadığının araştırılarak varsa aslı veya onaylı bir örneğinin getirilmesinden sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilerek hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi yasaya aykırıdır.
Tır Dorsesinde Uyuşturucu madde Bulunması
Aracı kullanan sanığın haberi olmadan tır dorsesine saklanan uyuşturucu madde ile ilgili olarak ceza verilemez.
Yargıtay 20. Ceza Dairesinin 2018/3616 sayılı kararı, Sanık K2’ye ait, sanıklar K3 ve K4’un çalışanları olduğu Iğdır ilindeki fabrikadan strafor tabir edilen inşaat malzemesinin yüklendiği ve sürücüsü sanık K1 olan tırın dorsesinde, emniyet güçlerince yapılan aramada net 82.212 gram toz esrar maddesinin ele geçirildiği olayda, tır aracının dorsesinde yüklemeden sonra herhangi bir mühürleme yapılmadığı, uyuşturucu maddenin araca daha sonradan yerleştirilmiş olabileceği dikkate alındığında suç konusu uyuşturucu maddenin araca sanıklar tarafından yüklendiğine, araçta ele geçen uyuşturucu maddelerle ilgileri bulunduğuna ilişkin savunmalarının aksine delil elde edilemediği, kuşku sınırlarını aşan mahkumiyetlerine yeterli ve kesin delil bulunmadığı anlaşıldığından; sanıkların uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan beraatleri yerine yerinde olmayan gerekçeyle mahkûmiyetlerine karar verilmesi yasaya aykırıdır.
Uyuşturucu Maddenin Otobüs İle Yabancı Ülkeden Sokulması
Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 2008/17108 sayılı kararı, Somut olayda, sanıkların suç konusu uyuşturucu maddeyi, yurt dışında otobüsün gizli bölmelerine yerleştirdikleri ve sanık A…. yönetimindeki bu otobüsle Türkiye’ye girdikleri, giriş işlemlerinden sonra, şüphe üzerine otobüsün x-ray cihazından geçirildiği ve uyuşturucu maddelerin yerleştirildiği gizli bölmelerin belirlendiği, daha sonra bu bölmeler açılarak uyuşturucu maddenin ele geçirildiği; buna göre, sanıkların uyuşturucu maddeyi ithal kasıtları belirgin olduğundan, uyuşturucu madde İthal etme suçunun oluştuğu gözetilmeden, aramadan önce sanıkların beyana tabi tutulmadıkları gerekçesiyle, nakil amacıyla uyuşturucu madde bulundurmak suçundan yazılı şekilde hüküm kurulması yasaya aykırıdır.
Araçta Bulunan Uyuşturucu Maddenin Nakledilmesi
Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 2009/19481 sayılı kararı, İran uyruklu sanıkların kullandıkları tır aracına yükledikleri uyuşturucuyu yasal yükleri ile birlikte Türkiye’den zorunlu olarak geçip Almanya’ya götürmek isterlerken Pendik Ro-Ro liman sahasında yapılan kontrolde yakalandıkları, suça konu uyuşturucunun ülkemizde bırakılacağına dair bir kanıt bulunmadığı, uyuşturucunun Türkiye’den transit olarak geçirilmekte olduğu anlaşıldığından; sanıkların eylemlerinin uyuşturucu madde nakletmek suçunu oluşturacağı gözetilmeden yazılı gerekçe ile uyuşturucu madde ithal etmek suçundan hüküm kurulması yasaya aykırıdır.
Uyuşturucu ticareti suçu ile “Araçta Bulunan Uyuşturucu Madde” ve “Arabada Uyuşturucu Yakalatma Cezası” konularında Uyuşturucu Avukatı Harun Karadağ ile iletişime geçebilirsiniz.