Tehditle senet imzalatmak, (senedin yağması suçu) Türk Ceza Kanunun 148/2. maddesinde düzenlenmiştir.
Bu maddeye göre, cebir veya tehdit kullanılarak mağdurun, kendisini veya başkasını borç altına sokabilecek bir senedi veya var olan bir senedin hükümsüz kaldığını açıklayan bir vesikayı vermeye, böyle bir senedin alınmasına karşı koymamaya, ilerde böyle bir senet haline getirilebilecek bir kağıdı imzalamaya veya var olan bir senedi imha etmeye veya imhasına karşı koymamaya mecbur edilmesi halinde altı yıldan on yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Zorla Senet İmzalatma Cezası
Bunun yanında, tehditle senet imzalatmak (Senedin Yağması) suçunun,
a) Silahla,
b) Kişinin kendisini tanınmayacak bir hale koyması suretiyle,
c) Birden fazla kişi tarafından birlikte,
d) Yol kesmek suretiyle ya da konutta, işyerinde veya bunların eklentilerinde,
e) Beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı,
f) Var olan veya var sayılan suç örgütlerinin oluşturdukları korkutucu güçten yararlanılarak,
g) Suç örgütüne yarar sağlamak maksadıyla,
h) Gece vaktinde, İşlenmesi halinde, fail hakkında on yıldan onbeş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
Zorla Senet İmzalatma Şikayet Süresi
Zorla senet imzalatma yağma suçunu oluşturur. Bu nedenle şikayete tabi değildir. Zamanaşımı süresi içerisinde (Bu süre oldukça uzundur) emniyet ve jandarma gibi kolluk birimlerine ya da doğrudan suçun işlendiği yerdeki savcılığa müracaat edilerek ihbarda bulunulabilir.
Savcılık yapacağı araştırma sonrasında dava açılmasına yeterli delillerin bulunduğu kanaatine varırsa dava açar. Dava açılmadan ya da dava açıldıktan sonra şikayetten vazgeçilmesi bu suçun düşmesine ve davanın kapanmasına neden olmaz.
Tehditle Senet İmzalatmak Eyleminde Daha Az Cezayı Gerektiren Hâller Nelerdir?
Türk Ceza Kanununun 150. maddesine göre,
(1) Kişinin bir hukuki ilişkiye dayanan alacağını tahsil amacıyla tehdit veya cebir kullanması halinde, ancak tehdit veya kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanır.
(2) Yağma suçunun konusunu oluşturan malın değerinin azlığı nedeniyle, verilecek ceza üçte birden yarıya kadar indirilebilir.
Zorla Senet İmzalattılar Ne Yapmalıyım?
İsteğiniz dışında cebir veya tehditle senet imzalamak zorunda kalmışsanız, hiç vakit kaybetmeden bu durumu emniyet veya jandarma birimlerine ya da doğrudan savcılık makamına bildirmeniz gerekmektedir. Ceza yargılaması deliller üzerine kuruludur. İddianızı delillendiremezseniz sonuç alma ihtimali yoktur. Bunun yanında bazı delillerin çok acil bir şekilde toplanması gerekmektedir.
Örneğin cebir ile senet imzalamak zorunda kalmışsanız sağlık raporu çok önemli bir delildir. Zorla senedin imzalatıldığı yerde kamera varsa görüntülerin derhal temin edilmesi gerekir. BU eyleme tanık olan birileri varsa isimleri öğrenilip adli makamlara bildirilmelidir.
Bir kaç örnekle açıklamaya çalıştığımız üzere zorla senet imzalatma suçu açısından delillerin kaybolmaması adına derhal adli birimlere müracaat edilmesi olası hak kayıplarının önüne geçebilecektir.
Bu noktada yine internet sitemizde yayınladığımız “Zorla Senet İmzalatma Nasıl Kanıtlanır” başlıklı yazımızı da inceleyebilirsiniz.
Zorla İmzalanan Senet Nasıl İptal Edilir?
Zorla imzalanan senedi iptal ettirebilmek için öncelikle bu senedin rıza ile imzalanmadığını ortaya koymak gerekir. Bunun için da yukarıda açıklandığı gibi kolluk birimlerine veya savcılığa başvurup soruşturma işlemlerinin başlatılmasını sağlamak şarttır.
Ancak zorla senet imzalatan kişi ya da kişiler hakkında soruşturma başlaması veya dava açılması bu senedi doğrudan hükümsüz hale getirmez. Zorla imzalanmış senedin anlam ifade etmemesi ve icraya konulamaması için ayrıca Menfi Tespit Davasının açılması gerekmektedir.
Tehditle Senet İmzalatmak Yargıtay Kararları
Daha önceki yazılarımızda, “Zorla Senet İmzalatma Nasıl Kanıtlanır” “Yağma Suçundan Tutuksuz Yargılanmak Mümkün Müdür?” “Yağma Suçunda Delil Yetersizliği” konularında ayrıntılı açıklama yapılmıştı.
Bu yazımızda ise “Tehditle Senet İmzalatmak” suçu Yargıtay ceza dairelerinin örnek kararları üzerinden açıklanmaya çalışılacaktır.
Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 2014/10948 sayılı kararı, Yakınan tüm aşamalarda değişmeyen beyanında, köyde terk edilmiş durumdaki aracı jandarmaya bildirmesinden sonra durumu öğrenen sanığın işyerine gelip tehdit ettikten birkaç gün sonra konuşmak için kendi köyüne çağırdığını, yanında arkadaşı olan tanık C.. Ç.. ve sanığın yeğeni olan diğer sanık M.. Ü.. ile birlikte gittiğini, sanığın, polis tarafından ihbar sonrasında, bağlanan aracı için senet imzalamasını istediğini, ölümle tehdit etmesinden dolayı 4500TL’lik senedi imzaladığını, bu duruma o anda yanlarında bulunan tanık Cahit ve sanık Mehmet’in şahit olduğunu, tanık Cavit tüm aşamalarda, sanık Mehmet de kollukta; sanığın, yakınana aracı jandarmaya ihbar ettiğini kabul etmemesi üzerine, birkaç kez tokat attığını, masraf karşılığında diğer sanık Mehmet’in kırtasiyeden aldığı bir adet senedi yakınanın 4500TL olarak sanığın yönlendirmesiyle doldurduğunu beyan etmeleri karşısında; söz konusu senedin ele geçmediği gerekçesiyle yağma suçunun unsurlarının oluşmadığı belirtilip delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek sanık hakkında yağma suçundan mahkumiyetine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması yasaya aykırıdır.
Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 2019/5359 sayılı kararı, tanık … ile mağdurun kardeş oldukları ve “Boğaz 2000” isimli lokantayı birlikte işlettikleri, tanık …’in sanık …’dan borç para aldığı ancak ödemediği, piyasaya başka borçları da olduğu, sonrasında Çanakkale ilini terkederek ortadan kaybolduğu, dosya içerisindeki iletişim tespit tutanakları incelendiğinde sanık …’ün birçok kişiden alacaklı olduğu ve bu alacaklarının büyük bölümünün sanık … tarafından takip edilerek tahsil edilmeye çalışıldığının anlaşıldığı, sanıkların, mağdur …’in abisi …’in sanık …’e olan borcunu ödemesi için mağduru sıkıştırıp tehdit ettikleri, mağdur …’in bu kişilerin çek senet tahsilatı yaptıklarını bildiği ve bu kişilerden çekindiğini söylediği, mağdurun sanıklardan korktuğu için sanıklar tarafından görüşmeye çağrıldığında bile yanında tanıdıklarıyla görüşmeye gittiği, sanık …’in mağdura, ağabeyinin sanıklara olan borçlarını haftalık 2.000-2.500-TL olarak ödeyeceğini taahhüt ettiği bir senet imzalattığı, bu durumu da diğer sanık …’a bildirdiği, mağdurun da abisi …’in borcunun bir kısmını ödediğinin anlaşılması karşısında, sanıkların atılı yağma suçunu işlediklerinin sabit olduğu gözetilmeksizin; kanıtların takdirinde yanılgıya düşülerek, yerinde ve yeterli olmayan gerekçe ile beraatlerine karar verilmesi yasaya aykırıdır.
Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 2018/6780 sayılı kararı, yakınan …’in, olay tarihinden önce sanık …’in babası olan …’e dairesini satıp karşılığında 60.000 TL bedelli senet aldığı ve vade tarihinden uzun bir müddet geçmesine rağmen senet bedelini ödemeyen …’den olan alacağını hukuki yoldan tahsil edebilmek için olay tarihinden bir hafta önce senedi avukatına verdiği, olay günü saat 15.16 sularında yakınan …’i telefonla arayan sanık …’in “…o senedi bir hafta içinde bana getireceksin, yoksa sonun kötü olur” şeklinde konuştuktan sonra telefonu kapattığı, ardından yakınan …’in, sanık …’in babası olan …’i arayıp oğlunun kendisini tehdit ettiğini söylediği, …’in ise oğlu … kendisini dinlemediği şeklinde karşılık verdiği, telefon görüşmesinden sonra yakınanın, emniyet müdürlüğüne gitmek üzere saat 16.30 sularında iş yerinden çıkıp arabasının bulunduğu yere doğru yürüdüğü sırada, arkasından gelen sanıkların yakınanı sıkıştırıp, sanıklardan …’in “Sana telefonda bir hafta verdim, diğer seferde böyle olmaz ayağını denk al senedi getireceksin yoksa zorla almasını biliriz” dediği, sanık …’in ise “Evini öğrendik bundan sonra çok kötü şeyler olacak senedi istiyorum” şeklinde konuşarak yakınanı tehdit ettikleri olayda, sanıkların üzerine atılı yağmaya kalkışma suçunun sübut ettiği gözetilmeden, delillerin takdirinde ve değerlendirilmesinde yanılgıya düşülerek, yerinde ve yeterli olmayan gerekçe ile yazılı şekilde beraat hükmü kurulması yasaya aykırıdır.
Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 2015/45930 sayılı kararı, mağdurun sanık ….’dan 3.000.-TL bedel karşılığında bir araba satın alarak borcunu ödemediği, olay günü …’in evinde borcun ödenmesi konusunda konuşurlarken mağdurun borcunu ödeyemeyeceğini söylemesi üzerine …’in eve çağırdığı sanıklar…. ve ….’un da eve geldikleri,..’in mutfaktan aldığı bıçakla tehdit ederek mağduru bacağından bıçaklayıp yaraladığı, … ve …’ın da mağduru darp ve tehdit ederek paranın ödenmesini istedikleri, …’in biri 10.000.-TL, diğer ikisi 5.000.-TL bedelli olmak üzere toplam 20.000.-TL bedelli ele geçirilemeyen 3 adet senedi tanzim ederek mağdura imzalattığı, buradan hareketle mağduru … mevkisine götürdükleri, burada eşi ve kardeşini aratarak para istettikleri, karakola şikayet edildiklerini anlayınca mağduru yaralı vaziyette hal binası yakınlarında serbest bıraktıkları, 26/01/2010 tarihinde … ve … ile mağdur arasında bir protokol imzalanarak, mağdurun şikayetten vazgeçmesine karşılık zararı için sanıklar … ve ..’in 7.000.-TL nakit ödeyeceklerini, mağdurdan alınan senetlere karşılık 20.000.-TL bedelli senet vereceklerini, yağmalanan senetler ortaya çıkarsa ve işlem görürse mağdurun bu senedi kullanacağını, aksi halde senedin geçerli olmayacağını, senetler mağdura teslim edilirse mağdurun da 20.000.-TL bedelli senedi iade edeceğini kararlaştırdıkları, mağdurun 26/12/2011 tarihli duruşmada dava konusu senetler karşılığında kendisine teminat senedi verildiğini söylediği olayda;
1- Sanık …’ın 3.000.-TL tutarındaki alacağı için mağduru tehdit edip yaralayarak 20.000 TL bedelli 3 adet senet imzalatıp alan sanıkların, TCK’nın 148/2. maddesi aracılığı ile 149/1-a-c-d maddesinde tanımlanan silahla, birden fazla kişi ile birlikte konutta yağma suçlarının tamamlandığı gözetilmeden, TCK’nın 35/1. maddesi ile uygulama yapılarak eksik ceza tayini,
2- 26/01/2010 tarihinde mağdur ile … ve … arasında yapılan protokol ve mağdurun 26/12/2011 tarihli duruşmada, yağmalanan senetler karşılığında kendisine teminat senedi verildiğine dair beyanları nazara alınarak, söz konusu teminat senedinin ne zaman verildiği araştırıldıktan sonra, sonucuna göre sanıklar hakkında TCK’nın 168/3 maddesi ile uygulama yapılması gerektiğinin düşünülmemesi yasaya aykırıdır.
Tehditle senet imzalatmak suçunda, Cumhuriyet savcılığı tarafından yürütülen soruşturma aşamasında ve yine yargılama sürecinde gerek şüpheli ve sanık, gerekse mağdur yönünden bu kişilerin yasal haklarının tecrübeli bir ağır ceza avukatı olarak savunulması önemi şüpheden varestedir.
Senedin yağması suçu ve tehditle senet imzalatmak konusuyla ilgili her türlü hukuki probleminizde Ağır Ceza Avukatı Harun Karadağ ile iletişime geçebilirsiniz.