Yazımızda mağdura söylenen dangalak hakaret midir sorusuna Yargıtay içtihatları doğrultusunda cevap vermeye çalışacağız.
Yargıtay’ın ceza, boşanma ve tazminat davalarında verdiği çeşitli tarihli kararlarında “dangalak” kelimesinin hakaret olarak değerlendirildiği görülmektedir.
Ceza Hukuku Anlamında Dangalak Hakaret Midir?
Hakaret fiilinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin şeref, haysiyet ve namusu, toplum içindeki itibarı, diğer fertler nezdindeki saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Somut bir fiil ya da olgu isnat etmek veya sövme şeklindeki seçimlik hareketlerden biri ile gerçekleştirilen eylem, bireyin onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte ise hakaret suçu oluşacaktır. Bu açıklamalar ışığında “dangalak hakaret midir” ile ilgili verilen içtihatlara bakacak olursak;
Yargıtay 18. Ceza Dairesinin 2018/14215 sayılı kararı,
sanığın 18/06/2015 tarihli duruşmadaki “totoşlar, dangalaklar istediğiniz kararı verin vermezseniz adisiniz’’ ifadelerinin açıkça küçük düşürücü ve mağdurların onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olması nedeniyle hakaret suçunun unsurlarının oluştuğu gözetilmeden beraat kararı verilmesi yasaya aykırıdır.
Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 2014/23288 sayılı kararı, Tanıklar M., A. ve G.’ün sanık savunmasını destekleyen beyanlarına göre, sanığın, Devlet Hastanesinde görevli doktor olan katılana kendisiyle ilgilenmediğini düşündüğü için “senin gibi doktorun Allah belasını versin” dediği, ayrıca “dangalak” kelimesini söylemediğinin anlaşılması karşısında, sanığın katılana yönelttiği bu sözlerin, katılanın onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, ağır eleştiri ve beddua niteliğinde olduğu, bu şekilde hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, yerinde olmayan gerekçeyle mahkumiyet kararı verilmesi yasaya aykırıdır.
Yargıtay 18. Ceza Dairesinin 2017/15640 sayılı kararı, aynı binada oturan taraflar arasında üst katta bulunan katılan sanık …’ın oğlunun ses çıkararak alt kattaki sanık …’ı rahatsız etmesinden dolayı yaşanan tartışmada, sanık …’ın, “daly…ak, dangalak” biçimindeki hakaret içeren sözlerine karşılık, katılan sanık …’ın söylediği “terbiyesizlik yapma” şeklinde ve kaba hitap tarzı niteliğindeki sözlerinin, muhatabının onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmaması nedeniyle, hakaret suçunun unsurlarının oluşmaması karşısında, bu sanık hakkında beraat kararı yerine, ceza verilmesine yer olmadığı kararı verilmesi yasaya aykırıdır.
Aile Hukuku Anlamında Dangalak Hakaret Midir?
Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 2012/15555 sayılı kararı, Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden davalının kocasına “geri zekalı, dangalak” şeklinde sözler söyleyerek hakaret ettiği, bu hakaretlerinin daha sonra ayrıldıkları evde de devam ettiği ve evlilik birliğine ilişkin görevlerini yerine getirmediği anlaşılmaktadır. Bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkân vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Olayların akışı karşısında davacı dava açmakta haklıdır. Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre, boşanmaya (TMK.md. 166/1)karar verilecek yerde, yetersiz gerekçe ile davanın reddi doğru bulunmamıştır.
Tazminat Hukuku Anlamında Dangalak Hakaret Midir?
Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 2017/5701 sayılı kararı, siyasetle uğraşan kişilerin kendilerine yönelik sert, ağır ve hatta incitici eleştirilere dahi katlanması gerektiği hususu tartışmasızdır.
AİHM sözleşmenin 10. maddesini yorumlarken, düşünceleri açıklama özgürlüğünü sadece hoşnut edecek, kimseyi rahatsız etmeyecek ya da ilgi çekmeyecek bilgileri veya düşünceleri açıklamak demek olmadığını, bu özgürlüğün kızdırıp gücendirici, sarsıcı ya da rahatsız edici bilgi ve düşünceleri de kapsadığını ve bu ilkelerin özellikle basın açısından önemli olduğu belirtilmekle birlikte, kullanılan söz ve ifadelerin yazının bütünü içindeki yerinin dikkate alınması ve karşılık olarak sarfedilen söz ve ifadeler arasındaki denge
hususuna da önem atfedilmesi gerektiği belirtilmiştir. Yani davacının söz, tutum ve davranışları ile öfke ve kızgınlık yaratmış olması ve buna karşılık kullanılan söz ve düşüncelerin de belli bir denge içinde sarfedilmiş olması gerektiği vurgulanmıştır.
Somut olayda; davacı eylem tarihi itibariyle Adalet Bakanı olup, davalı da millet vekilidir. Davalının şahsi twitter hesabından, davacıya hitaben söylediği “Dangalak” sözü ile Dairemizin ve AİHM’in ifade özgürlüğü bakımından esas aldığı kriterler göz önünde bulunduğunda eleştiri sınırları aşılmış olup kişilik haklarına saldırı gerçekleşmiştir.
Mağdura hitaben söylenen “Dangalak” ifadesiyle ilgili Ceza Kanunu ve Medeni Kanun çerçevesinde mağdur, sanık veya davalı yönünden hak kaybı yaşamamanız adına Ceza Avukatı Harun Karadağ ile iletişime geçebilirsiniz.