Hırsızlık Suçu Şikâyete Tabi Midir?

Hırsızlık suçu şikayete tabi midir? Ceza Kanununda belirtilen istisnalar şekilde hırsızlık şikayete bağlı değildir. Bu nedenle dava zamanaşımı süresi içerisinde her zaman soruşturma başlatılabilir ve savcılık tarafından dava açılabilir. Bunun yanında yine ceza yasasındaki istisnalar dışında hırsızlık suçunda şikayetten vazgeçilmesi davanın düşmesine neden olmaz.  

Hangi Durumlarda Hırsızlık Suçu Şikayete Tabidir?

Türk Ceza Kanununun 144. maddesine göre, Hırsızlık suçu;

a) Paydaş veya elbirliği ile malik olunan mal üzerinde veya

b) Bir hukuki ilişkiye dayanan alacağı tahsil amacıyla işlenmesi halinde suçun soruşturulması mağdurun şikayetine bağlıdır. Eğer şikayet yoksa dava açılmaz. Yargılama aşamasında şikayetten vazgeçilmesi durumunda ise kamu davasının düşmesine karar verilir.  

Türk Ceza Kanununun 167. maddesine göre ise, Hırsızlık suçu;

1) a) Haklarında ayrılık kararı verilmemiş eşlerden birinin,

b) Üstsoy veya altsoyunun veya bu derecede kayın hısımlarından birinin veya evlat edinen veya evlatlığın,

c) Aynı konutta beraber yaşayan kardeşlerden birinin zararına olarak işlenmesi halinde, ilgili akraba hakkında cezaya hükmolunmaz.

2) Haklarında ayrılık kararı verilmiş olan eşlerden birinin, aynı konutta beraber yaşamayan kardeşlerden birinin, aynı konutta beraber yaşamakta olan amca, dayı, hala, teyze, yeğen veya ikinci derecede kayın hısımlarının zararına olarak işlenmesi halinde yine suçun soruşturulması mağdurun şikayetine bağlıdır.

Alacağı Tahsil Amacıyla Yapılan Hırsızlık Suçu Şikayete Tabi midir?

Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 2021/18983 sayılı kararı, Sanığın mağdurun yanında bir süre işçi olarak çalıştığı ve mağdurdan alacaklı olduğu, tanığın da sanığın alacağı olduğu konusunda sanığı doğruladığı, sanığın suça konu cep telefonunu alacağını tahsil amacıyla çaldığı, sanığa yüklenen suçun suç tarihi itibariyle şikayete tabî olduğu ve mağdurun kolluktaki 20.01.2016 tarihli beyanında şikayetten vazgeçtiğini belirtmesi karşısında, sanık hakkında TCK’nın 144/1-b maddesindeki hırsızlık suçundan şikayetten vazgeçme nedeniyle düşme kararı verilmesi gerekirken, yerinde ve yeterli olmayan gerekçe ile yazılı şekilde beraat kararı verilmesi yasaya aykırıdır.7

Yargıtay 2. Ceza Dairesinin  2013/18060 sayılı kararı, Sanığın mağdurun kilitli olmayan arabasından 500,00 TL para ve cep telefonu çalması şeklinde gerçekleşen olayda, sadece sanığın savunmasına dayanılarak, hırsızlık eyleminin hukuki ilişkiye dayanan alacağının tahsiline yönelik olduğunun kabulü ile davanın şikayet yokluğu nedeniyle düşürülmesine karar verildiği görülmüşse de; mağdurun 31/05/2010 tarihli oturumda alınan beyanında, sanıkla aralarında belirtilen nitelikte hukuki ilişkiye dayanan alacağın söz konusu olmadığını ifade etmesi, sanığın soruşturma aşamasında; suça konu cep telefonunu bulduğunu, kovuşturma aşamasında ise; alacağının tahsili amacıyla hırsızlık suretiyle aldığına ilişkin çelişkili beyanları göz önüne alındığında, cezadan kurtulmaya yönelik savunma geliştirdiği, bu itibarla eyleminin 141/1 maddesinde tarif edilen hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi yasaya aykırıdır.

Arkadaşın Telefonunun Çalınmasında Hırsızlık Suçu Şikayete Tabi midir?

Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 2021/20100 sayılı kararı, Zilyedinin rızası olmadan başkasına ait taşınır bir malı, kendisine veya başkasına bir yarar sağlamak maksadıyla bulunduğu yerden almak, hırsızlık suçunun temel şeklidir. Taşınır malın alınmasının suç oluşturabilmesi için, zilyedinin rızasının bulunmaması gerekir.

Sanığın, bir yeri arayacağını söyleyerek, müştekiden aldığı cep telefonunu iade etmediği ve telefonu alarak, olay yerinden uzaklaştığı somut olayda; mağdurun geçici de olsa zilyetliği devir iradesinin olmadığı, fiili hakimiyetin kaybı sonucu oluşan zilyetlik ile de hırsızlık suçu oluşmaktadır.

Mağdurun kollukça alınan beyanında arkadaşı olan sanığın olay günü saat 11.00 sıralarında cama gelerek cep telefonunda kontür olmadığını söyleyip bir süreliğine cep telefonunu istemesi üzerine kendisine cep telefonunu verdiğini, telefonu alarak yanından ayrıldığını ve geri getirmediğinin iddia olunması karşısında sanığın eyleminin subutu halinde açıktan gerçekleşmesi halinde TCK’nın 141/1. maddesinde düzenlenen hırsızlık suçunu buna karşılık bina yada eklentisi niteliğinde bulunan yerde işlenmesi halinde ise TCK’nın 142/1-b maddesinde düzenlenen hırsızlık suçunu oluşturacağı ve bu sebeple şikayet yokluğu nedeni ile düşme kararı verilemeyeceği gözetilmeksizin şikayet yokluğu nedeniyle düşme kararı verilmesi yasaya aykırıdır.

Aynı Konutta Birlikte Yaşamayan Kardeşler Arasındaki Hırsızlık Suçu Şikayete Tabi midir?

Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 2021/17384 sayılı kararı, mağdur ile sanığın aynı konutta beraber yaşamayan kardeş oldukları, mağdur …’e ait bir kısım küçükbaş hayvanlarının katılan …’e ait aynı ağılda durduğu, olay günü sanığın katılan …’e ait 8 adet koyunu ile birlikte kardeşi mağdur …’e ait 1 adet koyunu da hırsızladığı, ancak mağdur …’in 13.07.2015 tarihli duruşmada sanık hakkında şikayetçi olmadığını belirttiği olayda; sanığın, mağdur …’e yönelik eyleminin TCK 142/2-g ve 167/2. maddelerine uyduğu ve mağdurun şikayetçi olmadığı dikkate alındığında, sanığın, mağdur …’e yönelik hırsızlık suçunda, şikayet yokluğu nedeniyle sanık hakkında kamu davasının düşürülmesine karar verilmesi gerekir.

Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 2021/13392 sayılı kararı, Katılan …’nın amcası olan sanığın, olay günü kardeşi olan müşteki …’ya ait evin eklentisi niteliğinde bulunan kömürlük içerisinden katılan …’a ait yaklaşık 60 litre mazotu çaldığı, 10 litre mazotu da bu esnada yere döktüğü olayda; hırsızlık yapılan yerin sanığın kardeşi olan müşteki H…’e ait olması ve sanığın aşamalarda alınan savunmasında çaldığı mazotun yeğeni olan katılan …’e ait olduğunu bilmediğini söylediğinin anlaşılması karşısında, hırsızlık yapılan yerin sanığın kardeşine ait olduğu da gözetildiğinde sanık savunmasını aksinin kesin olarak ispatlanamaması sebebiyle, somut olayda sanığın çaldığı mazotun yeğeni olan katılan …’e ait olduğunu bilmediği kabul edilerek, hırsızlık suçunun aynı konutta beraber yaşamayan kardeşlerden birinin zararına işlenmesi halinde atılı suçun takibinin şikayete bağlı olduğu, her ne kadar müşteki 15.01.2013 tarihli celsede alınan beyanında sadece “konut dokunulmazlığının ihlali suçuna ilişkin olarak herhangi bir şikayetinin olmadığını” söylemiş olsa da “şikayetin bölünmezliği ilkesi” uyarınca, şikayet yokluğunun hırsızlık suçuna da teşmil edilmesi gerektiği gözetilerek, sanık hakkında TCK’nın 167/2. maddesinin yollamasıyla hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçları yönünden kamu davalarının düşürülmesine karar verilmesi gerekirken, mahkumiyet kararı verilmesi yasaya aykırıdır.

Mirasçılar Arasındaki Hırsızlık Suçu Şikayete Tabi midir?

Yargıtay 17. Ceza Dairesinin 2016/199 sayılı kararı, Dava konusu nolu parselde kain ve müşteki ile sanıklar arasında miras taksimi bulunan fındık bahçesindeki mahsulün, sanıklar tarafından müştekinin rızası olmaksızın toplanması şeklinde cereyan eden eylemin, TCK’nın 141. maddesindeki “Hırsızlık” suçunu oluşturduğu gözetilmeden ve sanıklar ile müşteki arasında paydaş veya elbirliği ile mülkiyete ilişkin husus net olarak ortaya konulup sanıkların hukuki durumları değerlendirilmeden, suç vasfında hataya düşülerek atılı suç bakımından şikayet yokluğu nedeniyle tüm sanıklar hakkında düşme kararı verilmesi yasaya aykırıdır.

Mahkemede Şikayetçi Olmayan Hırsızlık Suçunun Mağduru Kararı Temyiz Edemez

Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 2021/19534 sayılı kararı, Kovuşturma aşamasında mahkemece beyanının alındığı 02.03.2016 duruşma tarihi itibariyle 15 yaşını doldurduğu anlaşılan mağdurun yaşı itibariyle şikayet hakkı ve kamu davasına katılma yetkisinin kendisine ait olduğu ve mağdurun ve velisinin duruşmada sanıktan şikayetçi olmadığını beyan ettiği anlaşılmakla, katılan sıfatını almayan mağdurun hükümleri temyiz hakkı bulunmadığından, mağdur vekilinin temyiz isteminin reddine karar verilmiştir.

Baba-Çocuk Arasındaki Hırsızlık Suçundan Ceza Verilmez

Yargıtay 2. Ceza Dairesinin  2021/13383 sayılı kararı, Nüfus kayıt örneğine göre, suç tarihinde katılanın oğlu olduğu anlaşılan sanık hakkında, şahsi cezasızlık sebebinin var olduğunun anlaşılması karşısında, TCK’nın 167/1-b ve 5271 sayılı CMK’nun 223/4-b maddeleri kapsamında şahsi cezasızlık hükümleri gereğince, sanık hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde mahkûmiyetine hükmolunması yasaya aykırıdır.

Damat ile Kayınvalide Arasındaki Hırsızlık Suçundan Ceza Verilmez

Yargıtay 2. Ceza Dairesinin  2021/2587 sayılı kararı, Sanığın, eşinin annesi (kayınvalidesi) olan müşteki …’nin evinden hırsızlık yaptığının anlaşılması karşısında, sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 167/1-b maddesi gereğince cezaya hükmolunamayacağının gözetilmemesi yasaya aykırıdır.

Eşler Arasındaki Hırsızlık Suçundan Ceza Verilmez

 Yargıtay 2. Ceza Dairesinin  2015/19913 sayılı kararı, Sanığın katılanın eşi olması nedeniyle 5237 sayılı TCK’nın 167/1-a maddesi gereğince hırsızlık suçunun haklarında ayrılık kararı verilmemiş eşlerden birinin zararına olarak işlenmesi halinde cezaya hükmolunamayacağı gözetilerek 5271 sayılı CMK’nın 223/4-b maddesi gereğince şahsi cezasızlık sebebinin varlığı halinde ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği nazara alınmadan yazılı şekilde beraat kararı verilmesi yasaya aykırıdır.

Yargıtay içtihatlarından da görüleceği gibi bazı durumlarda hırsızlık suçunun takibi şikayete bağlı kılınmıştır. Hırsızlık suçunun Ceza Kanununda öngörülen cezasının ağırlığı ve sonrasında açılması muhtemel tazminat davası dikkate alındığında tecrübeli ceza avukatının hukuki desteği büyük önem taşımaktadır.

Hırsızlık suçuna dair her türlü hukuki sorun ile ilgili Ceza Avukatı Harun Karadağ ile iletişime geçebilirsiniz.