Yargıtay içtihatlarına göre silahtan sayılan muşta ile adam dövme cezası Türk Ceza Kanununun 86/3-e maddesine göre belirlenmektedir. Bu nedenle somut olayda teşebbüs, meşru savunma veya haksız tahrik hükümlerinin uygulanması ihtimali ve ayrıca nitelikli yaralama durumu söz konusu değilse muşta ile adam dövme cezası bir buçuk yıldan dört buçuk yıla kadar hapis cezası olarak düzenlenmiştir.
Bununla birlikte muşta ile yaralama eylemi TCK’nın 87. maddesinde sayılan neticelere sebebiyet vermişse failin alacağı ceza çok daha yüksek olacaktır. Örneğin muşta ile yaralama eylemi gerçekleştiren kişi mağdurun yüzünün sürekli değişikliğine neden olmuşsa faile verilecek ceza, sekiz yıldan az olmayacaktır.
Muşta İle Adam Dövme Cezası Şikâyete Tabi Midir?
Ceza Kanununda silahla adam yaralama cezası ağırlaştırıcı neden olarak belirlenmiştir. Nitekim TCK’nın 86/3-e maddesine göre, kasten yaralama suçunun silahla işlenmesi durumunda şikâyet aranmaksızın, verilecek ceza yarı oranında artırılır.
Bu nedenle muşta ile kasıtlı bir şekilde yaralanan mağdurun hiç şikayetçi olmaması veya şikayetinden vazgeçmesi sonucu değiştirmez. Suçun işlendiğini öğrenen savcı gerekli delilleri topladıktan sonra kamu davasını açar.
Bu arada muşta ile adam dövme cezası uzlaşmaya da tabi değildir. Bu itibarla meşru savunma ile hareket etmediğini kanıtlayamayan fail veya failler somut delillerin bulunması durumunda bu suçtan ceza alırlar.
Haksız Tahrik Durumunda Muşta İle Adam Dövme Cezası
Ceza Genel Kurulunun istikrar kazanmış kararları ile öğretide de kabul gören görüşler doğrultusunda kasten yaralamada haksız tahrik hükmünün uygulanabilmesi için;
* Tahriki oluşturan haksız bir fiil bulunmalı,
* Fail öfke veya şiddetli elemin etkisi altında kalmalı,
* Failin işlediği suç bu ruhsal durumunun tepkisi olmalı,
* Haksız tahrik teşkil eden eylem mağdurdan sadır olmalıdır.
Türk Ceza Kanunu’nda, kasten yaralamada haksız tahriki oluşturan eylem, somut olayın özelliklerine göre hâkim tarafından değerlendirilip, sanığın iradesine etkisi göz önünde bulundurulmak suretiyle, maddede gösterilen iki sınır arasında belirlenen oranda cezasından indirim yapılacağı hüküm altına alınmıştır.
Ancak muşta ile yaralamada haksız tahrik şartları oluşmuş ise TCK’nın 86 veya 87. maddesine göre verilecek ceza, dörtte birinden dörtte üçüne kadarı indirilerek belirlenir. Görüldüğü üzere, muşta ile yaralamada haksız tahrik durumunda failin alacağı cezanın önemli ölçüde azalmaktadır.
Meşru Müdafaa Durumunda Muşta İle Adam Dövme Cezası
Ceza Kanununa göre, kasten ve muşta ile yaralama eyleminde meşru müdafaa durumunda yaralama eylemini gerçekleştiren fail hakkında ceza verilmez.
TCK’nın 25. maddesinde meşru savunma, gerek kendisine ve gerek başkasına ait bir hakka yönelmiş, gerçekleşen, gerçekleşmesi veya tekrarı muhakkak olan haksız bir saldırıyı o anda hal ve koşullara göre saldırı ile orantılı biçimde defetmek şeklinde tanımlanmıştır.
Yargıtay Ceza Genel Kurulu ise meşru savunmayı, bir kimsenin kendisine veya başkasına yöneltilen ağır ve haksız bir saldırıyı uzaklaştırmak için gösterdiği zorunlu tepki şeklinde kabul etmektedir.
Ceza Genel Kurulunun istikrar kazanmış kararları ile öğretide de kabul gören görüşler doğrultusunda kasten yaralamada meşru müdafaa hükmünün uygulanabilmesi için şu hususların varlığını aramaktadır.
*Haksız bir saldırının olması gerekmektedir
*Saldırının yönelmiş olduğu hak korunabilir nitelikte olmalıdır
*Saldırı ve savunma aynı anda gerçekleşmelidir
*Savunma zorunlu ve saldırana karşı yapılmalıdır
*Savunma orantılı olmalıdır
Teşebbüs Durumunda Muşta İle Adam Dövme Cezası
Muşta ile yaralamaya teşebbüs cezası, Türk Ceza Kanununun 86, 87 ve 35. maddeleri bağlamında belirlenmektedir.
TCK’nın 35. maddesinde teşebbüs hükümleri düzenlenmiştir. Bu maddeye göre, “suça teşebbüs halinde fail, meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığına göre, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yerine onüç yıldan yirmi yıla kadar, müebbet hapis cezası yerine dokuz yıldan onbeş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Diğer hallerde verilecek cezanın dörtte birinden dörtte üçüne kadarı indirilir.”
Dolayısıyla TCK’nın 35. maddesi gereğince muşta ile yaralamaya teşebbüs suçunu işleyen kişilerin TCK’nın 86 ve 87. maddeleri uyarınca belirlenecek cezalarından dörtte birinden dörtte üçüne kadar indirim yapılacaktır.
Muşta İle Adam Dövme Cezası Yargıtay Kararları
Yukarıda da değinildiği üzere muşta Yargıtay içtihatlarına göre silah olarak kabul edilmektedir. Bu nedenle muşta ile adam dövme cezası nitelikli yaralama suçu olarak değerlendirilmekte ve şikayete tabi olmaktan çıkmaktadır.
Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 2023/3192 sayılı kararı,
Mağdur ile sanık … arasında husumet bulunduğu, suç tarihinde mağdurun iş yerinde bulunduğu sırada sanık …’in yanında temyiz dışı sanık … ile iş yerine geldikleri, burada mağdurla sanık …’in konuştukları sırada aralarında çıkan kavgada sanık …’in üzerinde bulunan fakat ele geçirilemeyen muşta benzeri bir cisim ile mağdura vurmak sûretiyle darp ettiği, mağdurun soruşturma aşamasında alınan ifadesinde; sanık …’in elinde bulunan cismin muşta diye tabir edilen demir cisim olduğunu beyan ettiği, tüm bu deliller ışığında sanığın üzerine atılı nitelikli kasten yaralama suçunu işlediği anlaşılmıştır.
Yargıtay 3. Ceza Dairesinin 2014/1770 sayılı kararı,
Mağdur …’ın tüm aşamalardaki ifadelerinde sanığın kendisine muşta ile vurduğunu beyan etmemesi, raporunda kesici delici alet yarasından bahsedilmemesi ve sanığın da olay da muşta kullanmadığını savunması karşısında …’a karşı kasten yaralama suçunda muşta kullanıldığına ilişkin hiçbir delil bulunmadığı halde sanık hakkında TCK’nin 86/3-e maddesi uygulanarak fazla ceza tayini yasaya aykırıdır.
Yargıtay 3. Ceza Dairesinin 2020/1770 sayılı kararı,
Müştekinin, sanığın muşta ile kendisine vurduğuna ilişkin beyanı ile uyumlu müştekide cilt – cilt altı kesi bulunduğuna ilişkin adli raporuna ve okul bahçesinde bir adet muşta bulunarak kolluğa teslim edildiğine ilişkin 20.03.2015 tarihli tutanak içeriğine göre, sanığın TCK’nin 86/1. maddesi uyarınca verilen temel cezasında, TCK’nin 86/3-e maddesi uyarınca artırım yapılmaması suretiyle sanığa eksik ceza tayini yasaya aykırıdır.
Yağma Suçunun Muşta ile Gerçekleştirilmesi
Yağma eyleminin muşta kullanılarak gerçekleştirilmesi durumunda muştanın silah sayılması nedeniyle fail TCK’nın 149/1-a maddesi gereğince nitelikle yağma suçundan cezalandırılacaktır. Bu itibarla muşta ile yağma suçunu işleyen, fail hakkında on yıldan onbeş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 2018/307 sayılı kararı,
Sanıkların, ….Büfe önünde alkol aldıkları sırada büfeden su alıp dışarı çıkan mağdur …’ı durdurarak ”sen ne ayaksın” diye sordukları, mağdurun kendilerine ”siz ne ayaksınız” diyerek karşılık vermesi üzerine sanıkların mağdura ”sen top musun, ibne misin” deyip kollarından tutarak C….. Meydanı’na yakın bir apartmana götürdükleri, sanık …’in apartman kapısında beklediği, sanık A….’nın mağdur …’a ”sen bundan hoşlanıyorsun” deyip cinsel organını çıkartarak duvara yasladığı mağdurun üzerine abandığı, mağdurun direnmesi üzerine elinde takılı bulunan muşta ile yüzüne ve kafasına vurarak hayalarını sıkıp makatına parmağını sokmaya çalıştığı, daha sonra sanıkların mağdura ”seni bir yere götüreceğiz” diyerek kollarından tutup zorla mağdur …’ın evine götürdükleri, kapıyı çalan sanıklara kapıdan ”kim o” diye seslenen mağdur …’a sanıkların ”polis açın kapıyı” dedikleri, E….’nin kapıyı açmaması üzerine sanıkların kapıya tekme vurup kırarak içeriye girdikleri, sanık …’in evde bulunan mağdurlar …….”siz kimsiniz, nerdensiniz, burada ne yapıyorsunuz, çalışıyor musunuz, öğrenci misiniz” şeklinde sorduğu sorulara mağdurların cevap vermemesi üzerine sanık …’in muşta ile mağdurlara vurarak ”üzerinizde ne varsa çıkartıp boşaltın” dediği, mağdur …’ın cep telefonunu, mağdur …’in 1,5 TL, Lark marka sigara ve çakmağını, mağdur …’ın içerisinde kimliği, kredi kartları ve 2 TL bulunan cüzdanını bıraktıkları masanın üzerinden alan sanıkların, mağdur …’ın gümüş yüzüğünü alarak evden mağdur … ile birlikte ayrıldıkları, C…… Meydanına geldiklerinde mağdur …’ı serbest bıraktıkları olayda;
Yakınanlar….. karşı silahla, birden fazla kişi ile birlikte, konutta, gece yağma eylemini gerçekleştiren sanıklar hakkında TCK’nın 149. maddenin (c), (d) ve (h) bentlerinin yanısıra aynı maddenin ve fıkranın (a) bendi ile de uygulama yapılması gerektiğinin düşünülmemesi yasaya aykırıdır.
Muşta ile Adam Yaralama Suçunda Ceza Avukatının Önemi
Muşta ile kasten yaralama meşru savunma altında ya da haksız tahrik sonucu işlendiği iddia ediliyorsa hukuka uygunluk sebeplerinin somut olayda oluşup oluşmadığı, haksız tahrikin derecesi, meşru savunmada saldırıya ve savunmaya ilişkin şartlar, meşru müdafaada sınırın aşılıp aşılmadığına ilişkin hususların titizlikle değerlendirilmesi gerekmektedir. Aksi takdirde, yüksek cezalarla karşı karşıya kalınabilir. Bu nedenle tecrübeli ceza avukatının hukuki desteğinden yararlanmak çok önemlidir.
“Kasten Yaralama Suçu” ve “Muşta İle Adam Dövme Cezası” konusuyla ilgili her türlü hukuki probleminizde Ağır Ceza Avukatı Harun Karadağ ile iletişime geçebilirsiniz.