Hakaret eyleminin mağduru yargılamanın lehine sonuçlanabilmesi için telefonda küfür ispatı hususuna ilişkin somut delillerini ortaya koymalıdır. Sanık, kanunen suçsuz kabul edilen bir kişi kabul edilmesi nedeniyle şüphe giderilemediğinde sanık beraat edecektir. Bu itibarla sanığın mahkum edilebilmesi için suçunun ispat edilmiş olması gerekir.
Ceza muhakemesi sistemimizde “delil serbestliği” ilkesi benimsenmiştir. Buna göre, hakimin ceza verebilmesi için, ceza yargılamasında fiilin işlenip işlenmediği, işlenmişse fail tarafından işlenip işlenmediği hususunda hukuka uygun araçlarla, yargılama makamının tam bir vicdani kanaate sahip olması gerekmektedir.
İspatlanması gereken olgu ve olayların belirlenmesi kadar, bunun hangi delillerle ve nasıl ispatlanacağı meselesi de önem taşımaktadır. Genellikle her suç için delil olma özelliği taşıyan ispat araçları olduğu gibi somut suç tipine göre sıklıkla kullanılan ve vicdani kanıya sahip olunmasını sağlayan ispat yöntemleri de bulunmaktadır.
Yazımızda özellikle Yargıtay içtihatları doğrultusunda telefonda küfür ispatı hangi yöntemler sağlanabilir meselesi üzerinde durulacaktır.
Telefonda Küfür İspatı Yöntemleri Yargıtay Kararları
Yargıtay aşağıda işaret ettiğimiz içtihatlarından da anlaşılabileceği gibi telefonda küfür ispatı noktasında tanık beyanları, SMS ve Whatsapp mesajları, sosyal medya üzerinden gönderilen mesajlar, gizli ses kayıtları gibi birçok vasıtayı delil olarak kabul etmektedir.
Tanık Beyanı Telefonda Küfür İspatı İçin Kullanılabilir
Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 2021/29841 sayılı kararı, Sanığın, alkollü olan mağdurdan alacağını isteyince mağdurun kendisine hakaret ettiği biçimindeki savunmasının olayın geçtiği kahvehanenin sahibi olan tanık …’in, “sanık ile mağdur öncesinde telefon ile görüşürken karşılıklı küfürlü konuşup, restleştiler” biçimindeki ifadesiyle doğrulanması karşısında, olayın çıkış sebebi ile gelişimi üzerinde durularak sanık hakkında haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması yasaya aykırıdır.
Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 2021/19339 sayılı kararı, Sanığın aşamalardaki savunmalarında üzerine atılı hakaret suçunu kabul etmemesi, tanıklar … ve …’nin görgüye dayalı bir bilgilerinin olmaması, tanık …’ın sanık anlatımını desteklemesi ve tanık…’in katılanların ikamet kapısında gerçekleşen olaya şahit olmadığını, apartmanın önünden bir kişinin telefon ile konuşurken katılan …’ya hakaret ettiğini ancak kim olduğunu teşhis edemeyeceğini belirtmesi karşısında; sanığın atılı suçu işlediğine dair her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilerek beraati yerine, yasal olmayan ve yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi yasaya aykırıdır.
Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 2020/16780sayılı kararı, Olaya ilişkin görgüye dayalı bilgisi olduğu anlaşılan katılan tarafından ismi ve telefonu bildirilen tanık Müesser’in dinlenip tüm kanıtlar birlikte değerlendirilerek sonuca göre hüküm kurulması gerekirken eksik kovuşturma ile beraat kararı verilmesi yasaya aykırıdır.
Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 2020/6499 sayılı kararı, Sanığın aşamalarda ısrarla suçlamayı reddettiği, sanığın şantaj içerikli sözleri telefonda müştekiye söylediğine dair müştekinin soyut beyanı dışında delil olmadığı ve müştekinin annesi tanık …’ın alınan beyanında telefon görüşmesine dair görgüye dayalı bir bilgisinin olmadığını belirtmesi karşısında, sanığın mahkumiyetine yeterli delil bulunmadığı gözetilmeyerek beraati yerine mahkûmiyetine hükmolunması yasaya aykırıdır.
Yargıtay 18. Ceza Dairesinin 2020/6499 sayılı kararı, Sanığın soruşturma ve kovuşturma aşamasındaki ifadelerinde hakaret etmediğini savunması, katılanların, olay günü evlerinde misafirleri varken sanığın hakaret eylemini gerçekleştirdiğini beyan etmeleri karşısında, evde misafir olarak bulunan kişilerin açık kimlikleri tespit edilerek tanık sıfatıyla dinlenilmeden eksik kovuşturma ile hüküm kurulması yasaya aykırıdır.
Yargıtay 18. Ceza Dairesinin 2020/6387 sayılı kararı,tanıklar …, … ve …’ın beyanlarında, sanığın, katılana yönelik hakaret içerikli sözler söylediğini bizzat duyduklarını belirtmeleri karşısında, her üç tanığın da hakareti bizzat anlamaları ve vakıf olmaları nedeniyle, gıyapta hakaret suçu için öngörülen “en az üç kişiyle ihtilat” ögesinin oluştuğu gözetilmeden, yerinde olmayan gerekçeyle beraat kararı verilmesi yasaya aykırıdır.
SMS Mesajları Telefonda Küfür İspatı İçin Kullanılabilir
Yargıtay 18. Ceza Dairesinin 2019/14807 sayılı kararı, sanığın, mağdura sms göndermek ve telefonla aramak sureti ile hakaret ettiğinin kabulü karşısında; sanık hakkında koşulları oluşmadığı halde aleniyet artırımı yapılarak fazla ceza verilmesi hukuka aykırıdır.
Yargıtay 18. Ceza Dairesinin 2017/12387 sayılı kararı, Sanığın aşamalardaki savunmalarında mağdurun kullandığı telefona mesaj gönderen cep telefonu numarasının kendisine ait olmadığını savunması karşısında; bahse konu telefon numarasına ait abonelik sözleşmesinin getirtilip usulüne uygun bilirkişi incelemesi yaptırılması, sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken eksik kovuşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması yasaya aykırıdır.
Whatsapp Mesajları Telefonda Küfür İspatı İçin Kullanılabilir
Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 2018/467 sayılı kararı, CMK’nın 170/2. maddesine göre kamu davası açılabilmesi için soruşturma aşamasında toplanan delillere göre suçun işlendiğine dair yeterli şüphe bulunması gerekir. Cumhuriyet Savcısı, soruşturma sonucunda elde edilen delilleri değerlendirerek kamu davası açmayı gerektirir nitelikte yeterli şüphe olup olmadığını takdir edecektir. Somut olayda; şüphelinin kullandığı telefon hattından, şikayetçinin kullandığı hatta, hem sms hem de whatsapp yoluyla gönderilen tehdit ve hakaret içerir mesajlara ait dökümler dosyada yer almaktadır. Bu mesajlar dikkate alındığında, şüpheli hakkında isnad edilen suçlardan dolayı kamu davası açılması için yeterli şüphenin mevcut olduğu, mahkemenin iddianamenin iadesine konu ettiği ses kaydının suçun sübutuna etki edeceği mutlak sayılan delil niteliğinde bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Sosyal Medya Araçları ile Gönderilen Mesajlar Telefonda Küfür İspatı İçin Kullanılabilir
Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 2020/21505 sayılı kararı, Katılan …’nun “facebook” isimli sosyal paylaşım sitesindeki hesabına önce “….”, daha sonra ise “…” kullanıcı adlarıyla paylaşımlar yapıldığı, profil resmine katılanın fotoğrafı ile yüzleri görünmeyecek şekilde erkek ve kadın cinsel organlarının açıkça görüldüğü fotoğraf konulduğu, ayrıca iddianamede belirtilen hakaret içeren mesajların yazıldığı şeklinde iddia olunan olayda, katılanın aşamalarda bu eylemlerin sanık tarafından gerçekleştirildiğine dair bazı delillerin bulunduğunu beyan etmesi karşısında, sanığın kullanımında olan bilgisayar ve cep telefonu üzerinde usulüne uygun biçimde konusunda uzman bilirkişilerce inceleme yaptırılması, bahsi geçen kullanıcı adlarıyla sanığın bilgisayar ve cep telefonundan “facebook” isimli sosyal paylaşım sitesine giriş yapılıp yapılmadığı, fotoğraf yüklenip yüklenmediğinin tespiti ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeyerek eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması yasaya aykırıdır.
Gizli Ses Kayıtları Telefonda Küfür İspatı İçin Kullanılabilir
Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 2021/5168 sayılı kararı, Mahkemece, katılan tarafından ibraz edilen ses kaydı, yasak delil olduğu gerekçesiyle, delil olarak kabul edilmemiş ise de, kişinin kendisine karşı işlenmekte olan bir suçla ilgili olarak, bir daha kanıt elde etme ve yetkili makamlara başvurma imkanının olmadığı ani gelişen durumlarda karşı tarafla yaptığı konuşmaları kayda alması halinin hukuka uygun olduğunun kabulünün zorunlu olduğu ve somut olayda sanığın katılana karşı telefonda hakaret içeren sözler söylediği sırada hakaret eylemine yönelik başkaca kanıt elde etmesine imkan bulunmaması nedeniyle konuşmayı cep telefonuna kaydeden katılanın eyleminin ve oluşan ses kaydının hukuka aykırılık oluşturmadığı, bu itibarla kaydın kanıt olarak kullanılabileceği gözetilerek kayıttaki sesin sanığa ait olup olmadığı hususunda uzman bilirkişi marifetiyle inceleme yaptırıldıktan sonra sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi yasaya aykırıdır.
Yazımızdan da anlaşılacağı üzere Yargıtay birçok vasıta ile telefonda küfür ispatı yapılabileceğini kabul etmiş ve bunları hukuka uygun delil saymıştır.
Hakaret suçu ve bu eylemin ispatı çoğu zaman yapılamamaktadır. Bu itibarla somut olaya ilişkin dosyanın ayrıntılı bir şekilde incelenmesi ve karara etki edebilecek tüm unsurların adli makamlar önünde ortaya konulması gerekmektedir. Bu itibarla hakaret suçunda tecrübeli ceza avukatı ile birlikte çalışılması hem mağdur hem de sanık açısından büyük önem taşımaktadır.
Hakaret suçu ve telefonda küfür ispatı meselesine ilişkin olarak Ceza avukatı Harun Karadağ ile iletişime geçebilirsiniz.