Arama Kararı Olmadan Yapılan Aramada Uyuşturucu Bulunması

Usulüne uygun verilmiş adli arama kararı olmadan yapılan aramada uyuşturucu bulunması durumunda, yapılan arama hukuka aykırı kabul edilir. Bu nedenle, arama neticesinde ele geçirilen uyuşturucu maddeler, “suçun maddi konusu” ve “suçun delili” olarak hükme esas alınamaz.

Bu itibarla, uyuşturucu madde bulunduğuna yönelik makul şüphe olması durumunda Sulh Ceza Hâkimliğinden arama kararı talep edilmelidir. Ancak gecikmesinde sakınca bulunan bir halin mevcut olması kaydıyla cumhuriyet savcısının yazıla arama emriyle de adli arama yapılabilir. Cumhuriyet savcısının yazılı emri veya Hakimin arama kararı olmadan yapılan aramada uyuşturucu bulunması durumunda sanığa bu madde nedeniyle ceza verilemeyecektir.

Uygulamaya bakıldığında uyuşturucu suçlarında arama ile ilgili bir takım problemlerin yaşandığı ve arama kararı olmadan yapılan aramada uyuşturucu bulunması durumunda dahi kişiler hakkında ceza verildiği görülmektedir. Ancak Yargıtay Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin kararlarını da göz önünde bulundurarak arama kararı olmadan yapılan aramada uyuşturucu bulunması hukuka aykırı kabul etmektedir.

Aşağıda verdiğimiz Yargıtay içtihatlarıyla arama kararı olmadan yapılan aramada uyuşturucu bulunması durumu farklı örnekler üzerinden açıklanmaya çalışılmıştır.

Arama Kararı Olmadan Yapılan Aramada Sanığın İç Çamaşırında Uyuşturucu Bulunması

Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2021/13282 sayılı kararı, olay tutanağına göre sanığın ismi, eşgali, beraberindeki temyiz dışı sanık …’nin ismi, eşgali, … plakalı araçla ilgili bilgileri verilerek uyuşturucu madde satışı yaptıklarına ilişkin ihbar yapıldığı, bunun üzerine yapılan çalışmada … plakalı aracın yakalandığı, sanığın ve temyiz dışı sanık …’nin de içinde bulunduğu araç durdurulduğunda, haklarında somut suç şüphesi oluştuktan sonra adli arama kararı ya da yazılı arama emri bulunmadığı aşamada sanığın iç çamaşırına saklamış olduğu kaba üst araması ile bulunamayacak bir yerde uyuşturucu maddelerin ele geçirildiği, yazılı adli arama emri ya da arama kararını gerektiren bu olayda adli arama kararı ya da yazılı arama emri bulunmaksızın yapılan aramanın hukuka aykırı olduğu, hukuka aykırı arama sonucu ele geçirilen uyuşturucu maddelerin “suçun maddi konusu” ve “suçun delili” olarak hükme esas alınamayacağı gözetilerek, somut olayda suçun maddi konusunun bulunmaması nedeniyle suçun unsurları oluşmadığından, sanığın atılı suçtan beraati yerine mahkûmiyetine karar verilmesi yasaya aykırıdır.

Arama Kararı Olmadan Yapılan Aramada Sanığın Aracında Uyuşturucu Bulunması

Yargıtay 10. Ceza Dairesi  2021/13058 sayılı kararı, sanığın üst aramasında ele geçen araç anahtarı ile sanığın anlatımı ve göstermesine göre sanığa ait olduğu belirtilen araçta ele geçen uyuşturucu maddelere ilişkin usulüne uygun olarak alınmış bir arama kararı bulunmadığı, bu nedenle hukuka uygun şekilde ele geçirilmiş olmaması nedeniyle bu maddelerin de hükme esas alınamayacak olması; daha sonra Sulh Ceza Hâkimliğinden alınan arama kararına istinaden yapılan aramada sanığın evinde ele geçen uyuşturucu maddenin konusu, nitelik ve miktarı gözetilerek, sanığın kullanmak için uyuşturucu madde bulundurduğu yönündeki savunmasının aksine üzerine atılı uyuşturucu madde ticareti yapma suçunu işlediğine dair cezalandırılmasına yeterli, şüpheden uzak delil bulunmamasına rağmen, sanığın kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan mahkûmiyeti yerine uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkûmiyetine karar verilmesi yasaya aykırıdır.

Yargıtay 10. Ceza Dairesi  2021/11138 sayılı kararı, sanığın sürücülüğünü yaptığı … plaka sayılı araçta yapılan aramada şoför koltuğu altında bulunan cepte 11 adet 1,5 gr kokain ele geçirilmiş ise de; kollukça sanığın ikameti ile … plaka sayılı araçta arama yapılması için talepte bulunulmasına karşın Cumhuriyet savcısınca sadece sanığın evinde arama yapılması için karar verildiğinin anlaşılması karşısında, söz konusu araçta arama yapılmasına ilişkin olarak CMK’nın 116, 117 ve 119. maddelerine uygun şekilde “adli arama kararı” veya “yazılı adli arama emri” alınmadan, araçta arama yapılması hukuka aykırıdır. Bu arama sonucu ele geçen kokain ise hem “suçun maddi konusu” hem de “suçun delili” olup hukuka aykırı yöntemle elde edildiğinden, hükme esas alınamayacağı gözetilerek, somut olayda suçun maddi konusunun bulunmaması nedeniyle suçun unsurları oluşmadığından, sanık hakkında beraat kararı verilmesi gerekirken, yazılı şekilde mahkûmiyet hükmü kurulması yasaya aykırıdır.

Arama Kararı Olmadan Yapılan Aramada Sanığın Evinde Uyuşturucu Bulunması

Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2021/10286sayılı kararı, sanık hakkında adli arama kararı bulunmadığı aşamada sanığın ikametindeki 0,15 gram uyuşturucu maddenin ele geçirildiği, adli aramayı gerektiren bu olayda adli arama kararı bulunmaksızın yapılan aramanın hukuka aykırı olduğu ve bu arama ile elde edilen delilin yasak delil niteliğinde olup hükme esas alınamayacağı dikkate alınarak, hakkında mahkûmiyetine yeterli başkaca delil bulunmayan sanığın beraati yerine, yazılı gerekçeyle mahkûmiyetine karar verilmesi yasaya aykırıdır.

Arama Kararı Olmadan Yapılan Aramada Sanığın Çantasında Uyuşturucu Bulunması

Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2021/9228 sayılı kararı, istihbari bilgiler ve çalışmalar ışığında … ilinde bulunan açık kimlik bilgisi tespit edilen sanık …’in uyuşturucu madde getireceğinin tespit edilmesi üzerine yapılan çalışmalarda İstanbul ilinden hareket eden ……. Firmasına ait otobüste olabileceği değerlendirilerek ……. Firmasına ait araç İ….. ilçesinde tespit edilerek otobüsün yapılan takip sonrasında … mevkiinde yolcu bırakmak için durduğu, inen yolcular içerisinde şüpheli hareketler sergileyen şahsın kimlik bilgilerinden sanık … olduğunun tespit edilmesi üzerine yapılan kaba üst aramasında herhangi bir suç unsuruna rastlanılmadığı, şahsın elinde bulunan çantanın muhafaza altına alınarak
uygulama noktasına intikal edilerek sanığa ait çantaya dedektör köpeğinin tepki vermesi üzerine yapılan arama neticesinde suça konu uyuşturucu maddelerin ele geçirildiği
anlaşılmıştır.
Açık kimliği bilinen, güzergahı ve suçun işleneceği tarih belli olan olayda sanığa ait uyuşturucu maddelerin ele geçirildiği çantanın polis memurları tarafından muhafaza altına alınıp uygulama noktasına götürüldüğü ve narkotik madde arama köpeğinin el çantasına tepki vermesi üzerine sanık …’in uyuşturucu madde taşıdığına ilişkin suç şüphesi ve emarelerinin daha da somutlaştığı, derhal işlem yapılmadığı takdirde işlendiği iddia edilen suçun iz, eser, emare ve delillerinin kaybolacağına ilişkin dosya kapsamı itibariyle hiçbir bilgi ve belgenin bulunmaması karşısında, sanık …’in 5271 sayılı CMK’nın 116. maddesi kapsamında makul suç şüphesi altında olduğu, bu aşamadan sonra gerçekleştirilecek tüm işlemlerin CMK hükümlerine göre yapılması gerektiği, CMK’nın 2/e, 158, 160, 161 ve 164. maddeleri uyarınca durumun derhal Cumhuriyet savcısına bildirilip adli arama kararı ya da yazılı arama emri talep edilmesi ve Cumhuriyet savcısından alınacak talimat doğrultusunda işlem yapılmasının zorunlu olduğu, dosya içerisine sonradan alınan önleme arama kararı ile elde edilen delilin hükme esas alınamayacağı gözetilmeden sanıkların beraatleri yerine mahkûmiyetlerine karar verilmesi yasaya aykırıdır.

Ceza Dosyası İçerisinde “Arama Kararı” Veya “Yazılı Arama Emri” nin Bulunmaması

Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2021/13806 sayılı kararı, hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan işlem yapılan sanığın sevk ve idaresinde olan araca bindiğinin tespit edildiği, araç hareket ettikten bir süre sonra sanığın araçtan inip kısa süre sonra tekrar araca bindiğinin görüldüğü, bunun üzerine aracın durdurulduğu, yapılan arama sonucu sanığın pantolonunun arka cebinde dört paket halinde brüt 1,6 gram, net 0,7 gram gelen uyuşturucu madde ele geçtiği anlaşılmıştır. Sanığın üzerinde yapılan aramaya ilişkin olarak CMK’nın 116. 117. ve 119. maddelerine uygun şekilde verilmiş “adlî arama kararı” ya da “yazılı arama emri” veya suç tarihinde olay yeri ve zamanını kapsayan “önleme arama kararı” dosya içinde bulunmadığından, “adli arama kararı”, “yazılı arama emri” ya da “önleme arama kararı” bulunup bulunmadığının araştırılması, varsa aslı veya onaylı örneğinin dosya içine konulması ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ile hüküm kurulması yasaya aykırıdır.

Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2021/13649 sayılı kararı, suça konu uyuşturucu maddelerin ele geçirildiğine ilişkin işyeri arama ve muhafaza altına alma tutanağında; nöbetçi Cumhuriyet savcısının aranarak onun arama hususundaki talimatları olduğundan bahsedildiği, 12.04.2016 tarihli duruşmada, tutanak düzenleyicisi tanık …’in, “arama kararı olduğundan eminim” dediği ve aynı duruşmada tutanak düzenleyicisi tanık …’in “arama kararı olduğunu hatırlıyorum” şeklinde beyanda bulundukları ancak dosya içinde bu işyerinde arama yapılmasına ilişkin herhangi bir karar veya emre ilişkin belgenin bulunmadığı anlaşıldığından, sanığın işyerinin aranmasına ilişkin, CMK’nın 116, 117 ve 119. maddelerine uygun şekilde alınmış “adli arama kararı” ya da “yazılı arama emri” bulunup bulunmadığının araştırılması, varsa aslı veya onaylı bir örneğinin getirtilip duruşmada okunarak tartışılmasının sağlanması gerekmektedir.

Arama Kararı Olmadan Suçüstü Halinde Yapılan Aramada Uyuşturucu Bulunması

Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2021/13359 sayılı kararı, Olayla ilgili fiziki takip, yakalama, muhafaza altına alma, üst arama ve el koyma tutanağı içeriğinde sanık hakkında Cumhuriyet savcısından yazılı arama kararı alındığı belirtilmiştir. Ancak, Cumhuriyet savcısından alınan arama kararında, üzeri aranacak şahıs isminin … olarak yazılmış olup sanık … hakkında verilmiş bir arama kararı bulunmadığı anlaşılmış ise de; olayda suç üstü halinin mevcut olması nedeniyle, bu haliyle yapılan arama ile elde edilen uyuşturucu maddenin hukuka uygun şekilde elde edildiği kabul edilmekle, bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.

Arama Kararı Olmamasına Rağmen Sanığın Uyuşturucuyu Rızasıyla Teslim Etmesi

Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2021/7950 sayılı kararı, olay tutanağına göre; şüphe üzerine durdurulan sanığın kaba üst yoklaması yapılacakken üzerinde suç unsuru olup olmadığı sorulduğunda montunun cebinde sakladığı uyuşturucu maddeyi polislere teslim ettiği, 2559 sayılı PVSK’nın 4/A maddesinde polise, kişileri ve araçları tecrübesine ve içinde bulunulan durumdan edindiği izlenime dayanan makul bir sebebin bulunması hâlinde durdurma ve yoklama biçiminde üstlerinde kontrol yapma yetkileri tanındığı, Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliğinin 27. maddesinde bu yetkinin kullanılması için “umma” derecesinde makul şüphe arandığı, kolluk görevlisinin tecrübesine dayanarak, izlediği davranışlarından, o kişinin bir suç işleyeceği veya işlediği hususunda kanaat elde etmesi veya kişinin silâhlı olduğu ve hâlen tehlike yarattığı kanaatine varması durumunda kişiyi durdurup yoklama biçiminde kontrol yapabileceği belirtildiğinden, somut olayımızda sanığın tedirgin hareketleri ile sanığın kaba üst yoklaması yapılması konusunda makul bir şüphenin bulunduğu anlaşıldığından ayrıca bir arama kararı ya da yazılı arama emri alınmasına gerek bulunmadığı, dolayısıyla suçun delili ve konusunu oluşturan suç konusu maddelerin ele geçirilip muhafaza altına alınmasının hukuka uygun olduğu ve hukuka aykırı bir delilden söz edilemeyeceği, kolluk görevlilerince kaba üst yoklaması yapılmadan sanığın rıza ile uyuşturucu maddeyi teslim etmesi karşısında, sanığın sübut bulan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan mahkûmiyeti yerine yazılı şekilde beraatine karar verilmesi yasaya aykırıdır.

“Adli Arama Kararı” Olmaksızın “Önleme Araması Kararına” Dayanılarak Yapılan Arama Sonucu Uyuşturucu Madde Bulunması

Yargıtay 10. Ceza Dairesi  2021/5709 sayılı kararı, devriye görevinin ifası sırasında şüpheli görülen aracın durdurulması üzerine, sanık …’nın yapılan üst aramasında, iç çamaşırı içinden 15 fişek halinde, …’un pantolon cebinde 2 fişek halinde sentetik kannabinoid olan suç konusu uyuşturucu maddelerin ele geçirildiği, ancak CMK’nın 116, 117 ve 119. maddelerine uygun şekilde “adli arama kararı” veya “yazılı adli arama emri” alınmadan, “Gölcük 1.Sulh Ceza Mahkemesi’nin 07.05.2014 tarihli 2014/162 değişik iş sayılı önleme araması kararına” dayanılarak yapılan arama sonucu bulunan uyuşturucu madde hem “suçun maddi konusu” hem de “suçun delili” olup hukuka aykırı yöntemle elde edildiğinden, hükme esas alınamayacağının gözetilmemesi yasaya aykırıdır.

Arama Kararında Belirtilen Saat Dışında Yapılan Aramada Uyuşturucu Bulunması

Yargıtay 10. Ceza Dairesi  2020/3695 sayılı kararı, Sanığın evinde gecikmesinde sakınca bulunan hal kapsamında geceleyin arama yapılmasına dair arama emrinin Cumhuriyet savcısı tarafından saat 04.15 de düzenlendiği, olay tutanağı içeriğine göre ise saat 03:45 de sanığın evine arama yapılmak üzere girildiğinin belirtilmesi karşısında, CMK’nın 116- 119 maddeleri uyarınca usulüne uygun arama kararı ya da emrine dayanılarak arama işlemi yapılıp yapılmadığı, ele geçen maddelerin hükme esas alınıp alınmayacağı tartışılmadan eksik kovuşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması yasaya aykırıdır.

Uyuşturucu Avukatı Ağır Ceza Davalarında Neden Önemlidir?

Uyuşturucu ticareti suçunun niteliği itibariyle ağır cezalık suçlardan olması ve yüksek hürriyeti bağlayıcı yaptırımlar ile cezalandırıldığı göz önüne alındığında tecrübeli ağır ceza avukatı ile birlikte çalışılması ve sürecin tüm aşamalarında birlikte hareket edilmesi suçlamaya ile muhatap olan kişi açısından büyük öneme sahiptir.

Yukarıda da bahsedildiği üzere Yargıtay tarafından, arama kararı olmadan yapılan aramada uyuşturucu bulunması hukuka aykırı kabul edilmekte ve uyuşturucu bulunsa dahi sanık hakkında beraat kararı verilmesi gerektiği ifade edilmektedir.

Usulüne uygun verilmiş bir arama kararının bulunup bulunmadığı tüm yargılama sürecini etkileyecektir. Bu itibarla, uyuşturucu ticareti suçunda, emniyet ve jandarma gibi kolluk makamlarından, Cumhuriyet savcılığı tarafından yürütülen soruşturma aşamasına ve yine tüm yargılama sürecine kadar olan aşamalarda, şüpheli ya da sanık yönünden, tecrübeli ağır ceza avukatının hukuki desteği önem taşımaktadır.

Uyuşturucu suçları ile ilgili her türlü hukuki sorunda Uyuşturucu Suçları Avukatı Harun Karadağ ile iletişime geçebilirsiniz.