Yargıtay’ın çeşitli tarihlerde verdiği birçok kararda da işaret edildiği gibi seni seviyorum demek cinsel taciz kabul edilmektedir.
Cinsel taciz, failin bedensel bir temas olmaksızın cinsel isteklerini tatmin etmek amacıyla başka bir kimseyi rahatsız etmesidir. Cinsel taciz suçu serbest hareketli bir suçtur. Bu nedenle, instagram, facebook, twitter, whatsapp gibi sosyal medya araçlarıyla sesli, görsel veya yazılı mesaj gönderme suretiyle veya telefon gibi iletişim vasıtalarıyla işlenebileceği gibi öpücük atma, cinsel amaçla laf atmak, cinsel ilişki teklif etme gibi çok çeşitli eylemler ile de cinsel taciz suçu işlenebilir.
Cinsel taciz suçu açısından önemli olan cinsel amaçlarla belirli bir kişiye karşı eylemin gerçekleştirilmesidir. Bu nedenle aşağıda çeşitli örnekleri verileceği gibi Yargıtay içtihatlarına göre cinsel amaçla seni seviyorum demek cinsel taciz suçu meydana gelmesine yol açabilir.
Türk Ceza Kanununa Göre Seni Seviyorum Demenin Cezası Nedir?
Yukarıda da değinildiği gibi, söylenen sözlerden rahatsız olan mağdura cinsel amaçla seni seviyorum veya benzeri ifadeler kullanılmış ise cinsel taciz suçu oluşur.
TCK’nın 105. maddesine göre, bir kimseyi cinsel amaçlı taciz eden kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Ancak cinsel taciz suçunun aynı maddenin 2. fıkrasında sayılan durumlardan biriyle işlenmesi halinde verilecek ceza yarı oranında artırılır. Bu nedenle, mesela patron olan bir kişi aynı işyerinde çalışmanın sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle yanında çalışan kişilerden birisine seni seviyorum veya benzeri sözler söylerse bu durum nitelikli hal olarak değerlendirilecek ve verilecek ceza yarı oranında arttırılır.
Cinsel taciz suçunun basit şekli şikayete tabidir. Bu nedenle, suçun işlendiğinin ve failinin öğrenildiği tarihten itibaren 6 aylık süre içerisinde şikayet hakkı kullanılmaz ise mağdur şikayet hakkını kaybeder. Cinsel taciz suçunun nitelikli halleri ise şikayete tabi değildir. Savcılık eylemden haberdar olur olmaz kendiliğinden soruşturma işlemlerini başlatır ve şikayetten vazgeçilmesi davanın düşmesine neden olmaz.
Seni Seviyorum Demek Cinsel Taciz midir Yargıtay Kararları
Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 2021/5761 sayılı kararında, Sanığın katılanı telefonla arayıp “seni seviyorum seninle tanışmak istiyorum eşini bırak “ gibi sözler söylediği iddia edilen olayda, sanığın eyleminin TCK’nın 105. maddesinde düzenlenen cinsel taciz suçunu oluşturduğu belirtilmiştir.
Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 2020/16763 sayılı kararı, TCK’nın 123. maddesinde düzenlenen suçun oluşabilmesi için özel bir maksatla hareket edilmesinin ve failde mağdurun huzur ve sükununu bozma özel kastı olmasının şart olması ile dosya kapsamında yer alan HTS kayıtlarından sanığın 24/09/2014 tarihinde katılanı iki kez aradığının anlaşılması karşısında; suçun unsuru olan ısrar ögesinin ne şekilde gerçekleştiğinin ve sanığın kastının neden sırf huzur ve sükunu bozma saiki olarak kabul edildiğinin yöntemince açıklanmadan, sanığın katılanı telefonla arayıp “seni seviyorum, unutmadım, 15 yaşındayken de sana aşıktım” gibi sözler söylediği iddia edilen olayda, sanığın eyleminin TCK’nın 105. maddesinde düzenlenen cinsel taciz suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suç vasfında yanılgıyla kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan hüküm kurulup, cinsel taciz suçu için suç duyurusunda bulunulması yasaya aykırıdır.
Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 2020/1822 sayılı kararı, Müşteki …’in, sanığın, telefon numarasını öğrenerek kendisini defalarca aradığını ve “seni seviyorum, seninle ilgileniyorum, rüyalarıma giriyorsun, bir aydır takip ediyorum” şeklinde mesajlar gönderdiğini iddia etmesi, sanığın aşamalarda müşteki …’e yanlışlıkla mesaj gönderdiğini, evli olduğunu bilmediğini, birkaç gün mesajlaştığını, güzel sözler söylediğine dair ifadeleri karşısında; sanık ve müştekiye ait cep telefonu hatlarıyla ilgili suç tarihi öncesinden geriye doğru makul süre yönünden HTS raporları aldırılıp, sanığın eyleminin TCK’nın 105/1. maddesi kapsamında cinsel taciz ya da aynı Kanunun 123/1. maddesi kapsamında kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunu oluşturup oluşturmayacağı tartışıldıktan sonra sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi yasaya aykırıdır.
Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 2019/17120 sayılı kararında, sanığın, ilgi duyduğu ve arkadaşlık yapmak istediği katılana “seni seviyorum”, “seni her gece rüyamda görüyorum”, “ölene kadar seni seveceğim” şeklinde mesajları gönderme şeklindeki eyleminin TCK’nın 105/1. maddesine uyan cinsel taciz suçunu oluşturduğu belirtilmiştir.
Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 2019/6919 sayılı kararı, sanığın olay günü katılanı okul çıkışında görüp yanına gitmesi, sanığın soruşturma aşamasında savcı huzurunda verdiği beyanında eyleme ilişkin “ben kendisini uzun zamandır seviyorum, kendisi bana karşılık vermemektedir, bahsettiği tarihte eve giderken gördüm yanına gittim, kendisine sevdiğimi söyledim, kapısına bıraktığım bana gösterdiğiniz notu da ben yazdım” şeklinde anlatımda bulunması ve iddianameye konu edilen not içeriğinde “V…. seni çok seviyorum.. seni asla bırakmam kimseye vermem.. aşkımsın” şeklinde ibarelerin olması karşısında; hangi delillere hangi nedenle üstünlük tanındığı açıklanıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, “müştekilerin soyut anlatımları dışında başka bir delilin de olmadığı” şeklindeki yerinde olmayan ve yetersiz gerekçeyle beraat kararı verilmesi yasaya aykırıdır.
Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 2019/984 sayılı kararında, Sanığın, katılan …’a gönderdiği cep telefonu mesajında “seni seviyorum …ben yine seni severim badem gözlüm” şeklindeki sözlerin, TCK’nın 105. maddesinde düzenlenen cinsel taciz suçunu oluşturacağı belirtilmiştir.
Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 2018/428 sayılı kararı, Sanığın, katılan …’a söylediği “seninle özel görüşmeler yapalım, benimle çıkar mısın, seni seviyorum” şeklindeki sözlerin, TCK’nın 105/1 maddesine uyan cinsel taciz suçunu oluşturup oluşturmayacağı değerlendirilmeden, sırf özel kasıtla işlenebilen kişilerin huzur ve sükûnunu bozma suçundan hüküm kurulması yasaya aykırıdır.
Yargıtay18. Ceza Dairesinin 2017/12381 sayılı kararı, Sanığın, katılan … G…..’in kullandığı telefonuna gönderdiği anlaşılan “slm nbr”, “günaydın“, “ben size aşık oldum N… hanım”, “açmaya utanıyorum gerçekten aşıgm seviyorum seni her zaman yanındaym sevdm seni”, “biliyorum o koca evde yalnız yaşıyorsun ben de yalnız yaşıyorum A…..’da”, “ey benim bütün diyarlara bedel sevdiğim adından başkasına dilimin dönmediği yarim ismini anarken bile besmele çektiğim ey olmazsa olmazım bakmaya doyamadığım sesine özlemle bağlandığım ey kaderime yazılsın diye her gece allaha yalvardığım seni ne çok özledim bir bilsen”, “sevdim seni bir kere başkasını sevemem deli diyorlar bana desinler değişemem sevdim seni bitanem”, “sevdim seni bir kere başkasını sevemem deli diyorlar bana desinler değişemem sevdim seni bitanem”, “senin yoluna köle olurum sana canımı veririm hayatım”, “günaydın tatlm” şeklindeki ifadeler karşısında, eylemin TCK’nın 105/1, 43/1 maddesine uyan cinsel taciz suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülerek, sırf huzur ve sükûnunu bozmak özel kastıyla işlenebilen kişilerin huzur ve sükûnunu bozma suçundan hüküm kurulması yasaya aykırıdır.
Yargıtay 18. Ceza Dairesinin 2017/8873 sayılı kararı, Sanığın daha önce evlenmek istediği ancak teklifini kabul etmeyen katılanın evine kağıtlara yazılmış vaziyette bıraktığı notlarda geçen “Neden bana bir cevap yazmıyorsun kırılıyorum sana haberin olsun canım. Ben senden çok hoşlanıyorum ve çok seviyorum seni, ama sen anlamıyorsun beni, neden bitanem ama yemin ederim seni çok seviyorum, insan gibi annemi bir defa gönderdim olmaz dedin, şu da var bitanem seni her gördüğümde şeytan diyor ki tut kolundan kaçır ama yapamıyorum, istiyorum ki güzellikle olsun, senden ricam okul çıkışı bana bir ışık yak ya da en azından kafanı sallaman yeterli, senden yarın mutlaka bir cevap bekliyorum, yada telefonun varsa çağrı at ben ararım bitanem, … yazacağın evet veya hayır bekliyorum” şeklindeki ifadeler karşısında, eylemin TCK’nın 105/1 maddesine uyan cinsel taciz suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülerek, sırf huzur ve sükûnunu bozmak özel kastıyla işlenebilen kişilerin huzur ve sükûnunu bozma suçundan hüküm kurulması yasaya aykırıdır.
Yargıtay 18. Ceza Dairesinin 2017/8159 sayılı kararı, Sanığın, katılanın cep telefonunu bir çok kez arayarak, kendisine, “sana aşığım, seni, seviyorum, buluşalım, görüşelim, seni Ç…..’a götüreyim, senin için herşeyi yaparım...” şeklinde sözler söylediğinin iddia edilmesi karşısında, eylemlerin, TCK’nın 105/1. maddesinde düzenlenen, cinsel taciz suçunu oluşturup oluşturmayacağının tartışılmaması yasaya aykırıdır.
Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 2017/11126 sayılı kararı, Sanığın, müştekinin iş yerine gelerek “…ben onu arıyorum, onu çok seviyorum” diye bağırması ve “seni istiyorum, senden hoşlanıyorum” demesi, sokakta takip etmesi, işyeri ve cep telefonundan araması şeklinde gerçekleştiği iddia edilen eylemlerinin bütün halinde TCK’nın 105/1. maddesindeki cinsel taciz suçunu oluşturup oluşturmadığının tartışılmaması yasaya aykırıdır.
Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 2016/8195 sayılı kararı, Sanığın gönderdiği 10.02.2012 tarihli tutanakla sabit olan “sensizlik bana zulüm..seni seviyorum..mutlu musun.. yolun açık olsun..” şeklindeki mesajlar, TCK’nın 105. maddesindeki cinsel taciz suçunun unsurlarını oluşturduğu halde, aynı Kanunun 123. maddesi uyarınca hüküm kurulması yasaya aykırıdır.
Cinsel taciz suçu açısından söylenen sözlerin ne olduğunun yanında hangi bağlamda ve hangi niyetle söylendikleri önemlidir. Bu itibarla gerek mağdur gerekse sanık açısından özellikle Yargıtay içtihatları doğrultusunda cinsel taciz suçunun şartlarının oluşup oluşmadığının değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu itibarla tecrübeli cinsel suçlar avukatının hukuki yardımı hak kayıplarının önüne geçilmesi adına önemli bir adım olarak kabul edilmektedir.
Cinsel suçlarla ilgili olarak Cinsel Suçlar Avukatı Harun Karadağ ile iletişime geçebilirsiniz.